En fazla memur olursun. Ziraat mühendisliği mesleğini seçtiğiniz zaman duyduğunuz sözler, bu psikoloji ile okumaya başlıyorsunuz.

Tüm Dünya’da stratejik bir öneme sahip bu meslek, ülkemizde değer görmeyen mesleklerden. Maalesef, ülkemizde hiçbir dönemde tarım ve toprak hak ettiği değeri görmedi. Hal böyle olunca Ziraat Fakültelerine giren meslektaşlarım sadece bir fakülte bitirmiş olmak, askerliği kısa dönem yapmak ya da  ‘Üniversite mezunu’ denmek  için okudu. 

Ziraat mühendisliğinin önemi kavramadan ve ülkenin kalkınmasındaki yerini bilmeden okuyan meslektaşlarım, arpa-buğday ayırımı yapamayacak şekilde mezun olunca  kendi mesleği dışında işler yapmaya başladı. Devlet kurumlarında çalışan meslektaşlarımız, evrak işleri ile ilgili işlerde görevlendirildi. Özel sektörde ise kendilerine satış departmanlarında asgari ücretle yer buldular. 

Kadın meslektaşlarımız için mesleğini yapabilmek daha da zor. Özel sektörde ya arazide çalışacaksınız ya da satış elemanı olacaksınız. Maalesef, kadın meslektaşlarımız sahip oldukları bilgi ve beceriyi tarım alanında değerlendirme fırsatını geniş manada bulamadı.

Sebze, meyve, etten tutun ekmeğe kadar tüketilen gıdaların sağlıklı bir şekilde soframıza gelmesi için Ziraat Mühendisi kontrolü ve bilgisi gerekli. Yetiştirme süresi boyunca yapılan hatalar sağlığımızı olumsuz etkiler.

FAO’nun raporuna göre; 2050’de Dünya nüfusu iki katına çıkacak, gıda kaynakları tükenecek. Yani; dünya adım adım açlıktan ölmeye doğru gidiyor. Bu durumun önlemini alabilmek ise iyi Ziraat Mühendisleri yetiştirip, istihdam etmekten geçecek. Gelişmiş ülkelerde Ziraat Mühendislerine doktor gözüyle bakılır ve öyle değerlendirilir . Ülke olarak bu gözle baktığımız zaman tarım hak ettiği yere gelecektir.

Tarım eğitimi ilkokuldan verilmeye başlanmalı. Maalesef çocuklar sebze meyvenin marketlerde yetiştiğini düşünüyor. Eğitim temelden başlar. İyi yetişen bir elmanın faydalarının bilinci aşılandığı gün, Ziraat Mühendisi ve tarım sektörü hakettiği yere gelecektir. Temelden alınan bu eğitim eminim ki Ziraat Fakültelerinin kalitesini de artıracaktır. 

Devlet tıpkı havza bazlı üretim gibi Ziraat Mühendislerini bölüme göre ve bölgede üretilen ürüne göre atamalı. Tarla bitkileri, bahçe bitkileri, seracılık, zooteknik gibi bölümlere göre bölgelere atama yapmalı. Tarım teknolojisi ve yüksek verimi alabilme yollarını çiftçiye sahada aktarabilecek Ziraat Mühendisi arkadaşlarımız istihdam edilmeli.

Türkiye’de bir çok meslek grubu gibi meslektaşlarımda da hata yok mu? Elbette var. İyi bir Ziraat Mühendisi tarım, ekonomi, kimya, çevre bilimi, toprak bilimi, üretim, ticaret ve ihracat bilgisine sahip olmalı. Çiftçiye girişimci, tarlaya üretim tesisi gözü ile bakılmalı. Aksi taktirde gıda kaynaklarını çok hızlı tüketen ülkelerin başında geliriz.

Ziraat Mühendisleri diğer meslekler gibi, ülkemizin kalkınmasında önemli rol oynar. 

Son yıllarda olumlu gelişmelerde olmaya başladı. En azından ulusal yayınlarda ve ekonomi kanallarında tarım ve ziraat mühendisleri konuşulmaya başlandı . 

Eminim ki; önümüzdeki dönemlerde girişimci, kendine güvenen, kaliteli ve yüksek verim için proje ve bilgi sahibi meslektaşlarım sayesinde geleneksel tarımı teknoloji ile birleştirip, hep birlikte tarım sektörünü hak ettiği yere getireceğiz.

Not:  Sevgili genç meslektaşlarım; faydalı olabileceğimi düşündüğünüz her konuda bana yazabilirsiniz. Bizler yanınızdayız.

Sevgilerimle.