PİYASALAR

  • BIST 1009524.590%
  • ALTIN2497.8550.56%
  • DOLAR32.5860.11%
  • EURO34.6980%
  • STERLİN40.478-0.32%
  1. YAZARLAR

  2. Senem Dinç

  3. Hakikattir Ki, Muhtacım
Senem Dinç

Senem Dinç

Yazarın Tüm Yazıları >

Hakikattir Ki, Muhtacım

A+A-

Neyim/iz eksik ki. her şeyim/ iz var. yediği/ miz önüm/üz/ de yemediğim/ iz arkam/ız/da. kimseye muhtaç değili/m/z muhtaç değilim muhtaç değiliz muhtaç muhtaç muhtaç

“Göğsü kabararak söylüyordu. muhtaç olmamak onun için çok kıymetli olmalıydı. muhtaç değildi ve muhtaç olmadığını herkese söylemek gibi bir özelliği vardı. zevk alıyordu bundan. karşılaştığı her “Nasılsın” sorusuna bağıra bağıra, gerile gerile cevap verirdi: “... kimseye muhtaç değiliz.’” muhtaçlığın acziyet olması pazar tezgâhlarının en değerli ürünü. kapış kapış gidiyor. Günün sonunda hepsi alınmış.

“Bak şunlara. Onlar gibi miyiz? Neyimiz eksik ki? Hiç kimseye muhtaç değiliz, hiç!” Birine muhtaç olmak... Bir insana, bir topluluğa, bir varlığa, belki bir eşyaya, belki bir duyguya... Muhtaç olmak... “çok, çok ağır. Nasıl olur da onun getirdiği ekmeğe muhtaç olabilirim ki? Onun sevgisine mi muhtacım? Nasıl da zor geliyor bu yük. Ben ki yıllar yıllı kimseye bel bağlamadım.” Pazarlanan her bir ürüne bakalım mı? Şöyle şişirile şişirile pazarlanan hangi ürünü alıp eve geldik de reklamında aldığımız duyguyu ürünün kendisinden aldık? Yok, değil mi? Eşine, çocuğuna, annene, arkadaşına, komşuna, hüznüne, öfkene, sevincine, allah’a muhtaç olduğunu bilmek kötü.

“sen sana yetersin” “sen varsan ne önemi var’ “yalnızca sen”

Böyle süslüyorlar bilboardlarda. Gözümüze gözümüze sokuyorlar. “ – kimseye ihtiyacım yok benim. (başını yastığa gömmüştür): “yaslanacağım bir omuz, sığınacağım bir liman olsaydı. Yüküm ağır, biri paylaşsaydı da bu denli yıpranmasaydım. Kim var ki kıyımda köşem de, hiç!” Seve seve elimize alıp fondü kıvamında içiverdiğimiz “muhtaç değilsin” iksiri gece olunca yan etki yapmıştır artık. Kendi tercihimizle aldığımız şey artık bizi diğerlerinden uzaklaş

Tıran hatta diğerlerine karşı öfkeye sürükleyen bir hale sebep olmuştur. Ellerimizle aldığımız o iksir. Muhtaç olmak sanıldığı gibi kötü değilse? Muhtaç olmak aslında insan gibi hissetmenin temel taşlarından ise. Birine, bir varlığa, bir eşyaya, bir duyguya muhtaç olmak gayet ‘insanca’ ise? İhtiyaç/muhtaç ihtiyaç duyduğum şey yüzde yüz muhtaç olduğum şey değildir, olabilir. Ama o an ki ihtiyaç, o an muhtaç olduğum olabilir değil mi? Yahu muhtaç olmak rahatsızlık değil ki? Düşünsenize. ‘muhtacım ve onsuz olmaz’ evet bu patolojik olabilir. Ama sadece muhtaçsam. Mesela ben varlığımı anlayabilmek için anneme ve babama, köklerime muhtacım. Mesela güvende hissetmek ve “ne olursa olsun o var” diyerek bir konfor alanına sahip olmak için allah’a muhtacım. Vallahi ben allah’a çok muhtacım. Mesela kendimi koruyabilmek için korkmaya, ihtiyacımı anlamak için öfkeme, yaşamı hissetmek için hayrete muhtacım. Aciz değil ve muhtacım! “şimdi sakinleşiyor hayatım. Sanki yavaşlıyor da. Bak her şey dağıldı birden. Yük, tasa, kibir. Bitti. Varım ve etrafımda olan her bir kişi ve her bir zerre ile varım. Tek değilim. Tek olmak zorunda da değilim. Nasılsın derseniz şayet, daha hakkaniyetli bir cevabım olacak.”

Bu yazı toplam 25541 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar