PİYASALAR

  • BIST 1009284.282.8%
  • ALTIN2940.7180.35%
  • DOLAR34.4660.07%
  • EURO36.3750.3%
  • STERLİN43.6570.29%
  1. YAZARLAR

  2. Süleyman Hartavioğlu

  3. "Yapısal değişim tarladan başlamalı"
Süleyman Hartavioğlu

Süleyman Hartavioğlu

Ziraat Mühendisi ve iş adamı
Yazarın Tüm Yazıları >

"Yapısal değişim tarladan başlamalı"

A+A-

"Tarımda yapısal reformlar"

Öncelikle hafta içi gelen “Oturduğun yerden tarımı yazıyorsun” eleştirilerine istinaden birkaç kelam etme gereği hissettim.

Meslek hayatımda 20.yılım. Bu 20 yılın 14 yılını Türkiye’nin 5 Bölgesinde Türkiye tarımında önemli 15 farklı ilinde Tohum üretimi, Bitki besleme, Bitki koruma konularında farklı firmalarda yönetici olarak çalıştım. Çiftçi bir aileden geliyorum  ve son 6 yıl halen tarım ürünleri ihracatı konusunda kurduğum firma ile iş yaşamım devam ediyor aynı zamanda ailemin topraklarında çiftçilik yapıyorum. En büyük hayalim tarım ürünlerimizde katma değer sağlayıp Dünya’da markalaşmasına katkıda bulunmak.

Yeni Tarım Bakanımız ile birlikte tarım sektörü konusunda farklı  söylemler de gündeme gelmeye başladı. Son derece olumlu gelişme bence, yeni söylemlerle birlikte değişimlerin olacağı kanaatindeyim. Yeni dönemde “Tarımda yapısal reformlar” konuşulması ülke tarımına konulan hedefler açısından belirleyici bir gelişme. Elbette kolay olmayacak , 1923'te yapılan İzmir İktisat kongresinden bu yana tarımda belirleyici kararlar ve değişime gidilmedi. 95 yıllık bir süreci ve yapıyı değiştirmek  kolay olmayacak ama siyasi kaygının dışında uzun vadede bu ülkeye fayda sağlayacağına inanan bir Bakan’nın varlığı sektör paydaşı olarak beni ümitlendiriyor.

Nedir yapısal reform neleri değiştirecek ? 

Yapısal reformların tarım ve ülke ekonomisi üzerindeki etkilerin nelerdir?

Yapısal reform “Doğru kaynağı kullanmak ve kaynakları doğru kullanmaktır”

Tarım sektörü, ciddi bir istihdam oluşturuyor ve diğer sektörlere sağladığı girdiler ile ekonomide önemli bir yer kaplıyor. Refah seviyesinin ve nüfus oranının artmasıyla artan gıda ihtiyacının karşılanması ve büyümenin gerçekleşmesi için tarımda sürdürülebilir yüksek verim daha da önem arz etmeye başladı. Ne yazık ki son dönemde yüksek maliyetle düşük verimle tarımsal üretim yapıyoruz. Üreten çiftçi bir anda tüketen pozisyonuna düşmüş durumda. Yapısal reformalar temelden başlanmalı, tarımın temeli topraktır. Ne yazık ki ülkemizde tarımsal arazilerin bölünmesi konusunda engelleyici tedbirler alınmadı son zamanlarda alınan tedbirler bölünmüş arazilerin önüne geçilmedi. 

TÜİK verilerine göre; tarımsal işletmelerin  %32,7 si en fazla 20-49 dekar işletme büyüklük grubunda . Bu tarım arazilerine sahip çiftçi yoksul gelir grubunda.Türkiye arazilerinin % 32 si geçimlik çiftçi grubunda. AB ve Avrupa ülkelerinde geçimlik çiftçi grubu tarım üretim alanları 200 dekarla başlar ve ortalama arazi büyüklüğü  180 dekar iken Türkiye’de 50 dekar . Verim ve kalitede rekabet etme şansımız neredeyse imkansız .

Tarla toplulaştırma ile bu sorun ortadan kalkabilir, birleştirilen araziler büyük ölçekli ticari çiftliklere dönüştürülerek köylere dönüş hareketi başlatılabilir. Bölünmüş  arazilerin büyük çoğunluğu ekilip biçilmez durumda. Geniş alanlarda birleştirilecek bu araziler Kooperatifler kurularak üretime kazandırılabilir. Geçimlik işletmelerin büyük işletmelere dönmesiyle teknoloji tabanlı işletmelerin önü açılmış olacak ve verimlilik artışı ile birlikte kullanılacak gübre ve tohum girdileri daha kaliteli ve daha ucuz kullanılmaya başlanacak.

Üretimde yakalanacak kalite gıdaya yansıyacak ve güçlü üretici modeli ortaya çıkmış olacak. Böylelikle tarım geçim kaynağı olmaktan çıkıp teknoloji kullanılan daha büyük ölçekli mekanize olmuş verimli işletmelere dönecek.

Türkiye genç nüfusuna karşılık ortalama çiftçi yaşı 55-60 arasında. Ülkemizde yaşlılar üretiyor. Gençler tüketiyor, tarla  toplulaştırma ile yapılacak reformlar köye göçü de beraberinde getirecek. Küçük işletmelerin büyük hale getirilmesi yoksul olan kırsal nüfusun refah düzeyini artıracak, verimli gıda üretimi birlikte fiyat indirimi ve gıda güvenliğini de olumlu yönde değişime uğratacaktır.

Ülkemiz tarım toplumudur, halkın büyük bir çoğunluğu tarıma eğilimlidir. Yapılacak yapısal reformlarla birlikte tarımın sanayiye entegrasyonunu  hızlandıracak ve ekonomiyi doğrudan olumlu etkileyecektir.

Yapısal reformlar sadece tarla toplulaştırma ile sınırlı değil. Toprak ,su kaynaklarından tutun bir ürünün sofranıza gelinceye kadar geçen sürede yapılabilecek onlarca değişim var. Önümüzde ki yazılarda tek tek ele almaya çalışacağız. Değişimler sancılı olur, elbette kolay olmayacak fakat imkansız değil.

Yapısal değişim tarladan başlamalı...

Bu yazı toplam 5467 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum