VURDUMDUYMAZLIK
Ülkemizde gün geçmiyor ki yürekleri sızlatan bir felaketle karşılaşmayalım. Her felakette çok acı tecrübeler edinmemize rağmen gereken dersleri çıkartmıyoruz bir türlü.
Deprem kuşağında yer alan bir ülke olmamıza ve her büyük depremde binlerce insanımızı kaybetmemize rağmen binalarımızı gerekli dayanıklılıkta yapmıyoruz ve bu yetmezmiş gibi birkaç metrekare alan kazanmak için binaların taşıyıcı kolonlarını kesmekten de imtina etmiyoruz. Acaba kaç tane kolonu kesik bina var yıkılmayı bekleyen…
Geçtiğimiz günlerde Bolu'nun Kartalkaya Kayak Merkezi'nde bulunan Grand Kartal Oteli'nde çıkan yangın yüreklerimizi yakarken 78 vatandaşımızı da bizlerden kopardı. Yangının, otelin dördüncü katındaki restoran bölümünde başladığı ve hızla üst katlara yayıldığı belirlenirken otelde yangın alarmı, sprinkler söndürme sistemi, yangın merdiveni ve yeterli acil çıkışlarının bulunmaması, facianın boyutunu arttırdı.
Dört yıldızlı bir otelde yangına karşı hiçbir güvenlik önleminin alınmaması tam bir vurdumduymazlık örneği maalesef. Bu faciada birinci derecede sorumlu olan otel sahibi ve işletmecilerin yangın güvenliğiyle ilgili hiçbir tedbir almaması, gerekli tatbikatları yapmaması ve çok basit bir husus olan yangın alarm sistemlerinin bile çalışmamasının hiçbir şekilde izahı bulunmamakta. Birinci dereceden sorumlu bu kişilerin tedbirsizlikten ziyade olası kast ile 78 kişinin ölümüne neden olmaktan yargılanması biraz olsun yürekleri soğutabilir.
Facianın gerçekleştiği otelde ilgili kurumların yapması gereken denetimler hususunda hiçbir zaman gereken önem ve özenin gösterilmediği çok açık bir şekilde ortada.
Üstüne vazife olmayan her olayda özellikle de Suriyeliler konusunda yaptığı açıklama ve uygulamalarla ön plana çıkmaya çalışan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Bolu il sınırları içerisinde bulunan bir işletme hususunda hiçbir yetki ve sorumluluğunun olmadığını açıkladı facianın ilk saatlerinden itibaren oysa ki aynı otelin 12 aralık 2024 tarihinde Bolu belediyesi itfaiye müdürlüğüne yapmış olduğu başvuru neticesinde yapılan denetimlerde 8 adet ana eksik tespit edilerek olumsuz itfaiye raporu tanzim edilmiş, bunun üzerine 24 Aralık günü otel yetkilileri eksiklerini gizlemek maksadıyla olsa gerek denetim talebini geri çekmiş ve Belediye Başkan Yardımcısının imzasıyla da Belediye tarafından başvuru iptal edilerek dosya kapatılmıştır.
Bolu belediyesi yapılan başvuruyu iptal etmeyerek tespit edilen eksiklikleri içeren raporu ilgili otele, Bolu İl Özel İdaresine ve Bakanlığa tebliğ edip Savcılığa ihbar da bulunmuş olsaydı büyük ihtimalle otel hizmet vermekten menedilerek kapatılacak ve bu facia meydana gelmeyecekti. Olumsuz itfaiye raporunu kamuoyu ile paylaşmayan, ilgili kurumları bilgilendirmeyen ve savcılık şikayetinde bulunmayan Bolu Belediyesi yetkililerinin yaşanan faciadan sorumlu olmadığını söylemek hayatın olağan akışına ters olur.
Sömestr tatili için çocukları ile tatile gitmek isteyen vatandaşlar, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından verilen 4 yıldıza güvenerek Grand Kartal Oteli'ni tercih etmişler ve Bakanlığın yapmış olduğu denetimlere güvenerek herhangi bir güvenlik sorgulamasına ihtiyaç duymamışlardır. Nihayetinde Bakanlıktan 4 yıldız alan bir otelin ne gibi bir eksiği olabilir ki…
Turizm tesisi olan oteller üzerinde yetki ve sorumluluk sahibi olan Kültür ve Turizm Bakanlığının denetimle ilgili olarak standartları belirlemede yapmış olduğu eksikleri yok sayamayız. 350 adet yatak kapasitesine sahip bir otelin yangın denetiminin görece çok yetersiz olan, iltimas ve diğer faktörlerin olduğu bir ilçe ya da küçük bir il belediyesinin uhdesine bırakılması hatalı bir uygulamadır.
Uzun yıllardır faaliyette bulunan bir otelin yanmaz malzemelerden imal edilmiş yangın kaçış holü ve yangın merdiveninin olmaması, sprinkler söndürme sisteminin bulunmaması ve yangın alarm sistemlerinin çalışmaması Kültür ve Turizm Bakanlığının yetkili ve sorumlu personelinin denetim görevini yerine getirmediğine işaret etmekte. Bu yüzden Bakanlığın denetimle yetkili görevlilerinin yaşanan yangın faciasında hukuki ve cezai sorumluluğu bulunmaktadır.
32’si çoçuk 78 canımızı kaybettiğimiz bu trajedi, ülkemizdeki yapıların yangın güvenliği konusundaki eksikliklerini gözler önüne sererken yapıların inşasında ve işletilmesinde güvenlik önlemlerinin titizlikle uygulanması, denetimlerin düzenli ve tarafsız bir şekilde yapılması, benzer trajedilerin önüne geçilmesi için elzemdir.
Her felaketten sonra ağıtlar yakıyoruz, sorumluları yakalayıp yargılıyoruz, günlerce tartışıyoruz ama sonuçta çok çabuk unutuyoruz. Bir daha olmaz anlayışla da gereken tedbirleri almıyoruz. İnşallah bu facia son olur ama…
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.