Seni Kraliçeler Gibi Yaşatacağım
Seni kraliçeler gibi yaşatacağım!” der hep filmlerde esas adam, esas kıza. Bu zamana dek harika bir vaatti bu hepimiz için. Bir de saraylarda yaşatmak var... Prensesler gibi olmak vs. Royal hayat hepimizin gözünde yaşanılası, özenilesi bir şey olmalı ki, güzel bir yaşam tasvirini hep kraliyet ailesi üzerinden yapmışız.
KAZIN AYAĞI ÖYLE DEĞİLMİŞ!
Fakat birkaç gün önce İngiliz Kraliyet ailesinin son beşiği prens ile yeni gelin, taze anne olan biricik karısı “Biz bu prensliği, prensesliği istemiyoruz, sarayınız da sizin olsun, unvanınız da” diyerek royallikten kimsenin baskısı altında kalmadan, kendi rızalarıyla ayrılmak istedi. Ee dedik, hani herkesin hayallerini süsleyen hayatı yaşıyorlardı? Demek ki kazın ayağı öyle değilmiş. Artık aile içinde ne yaşandı bilemeyiz ama bu küçük gelinin bir bomba patlatacağı belliydi. Yine de bu kadarını beklemiyorduk! Kraliçenin yüreğine iner de ölür mü dedik ama kendisi dünyaya cidden kazık çakmış olmalı ki bana mısın demedi. O değil de oğlu bile çok yaşlandı. Adamcağız tahta oturamadan ölüp gidecek, anasından sıra gelmeyecek bu gidişle.
DEMOKRASİ?
Dünyada pasaportsuz seyahat edebilen tek kişi olduğu söylenen, polisin durdurup “Ehliyet-ruhsat lütfen” diyemeyeceği, oturup saymaya kalksak mal varlığını bitiremeyeceğimiz, eşyası, evi, arsası değil şehirleri, ülkeleri olan, dokunmanın kanunla yasaklandığı bir ablamız Kraliçe İkinci Elizabeth! Efendim kaçıncı yüzyıldayız kraliçe mi olur, oluyor valla. E demokrasi? Demokrasi bile kendisinin elini öper öyle düşünün! Ordusuydu, halkıydı topyekûn vatan, bayrak ülke için değil, kraliçeye hizmet ediyor. Kısaca kraliçe demek, bunların hepsi demek. Kulağa çok orta çağ gibi geliyor değil mi?
ÜLKE TAPULU MALI
Lafta sembolik ama başbakan olmak için bile bu ablanın önünde diz çökmek gerekiyor. Monarşi İngiltere’de olunca havalı, Ortadoğu’da olursa çağ dışı oluyor. Ülke tapulu malı, kadın kıtalara hükmediyor, ama sorarsan her şey sembolik. Kendilerinde olmayan demokrasiyi de cümle âleme dağıtmayı ihmal etmiyorlar. Dünyanın bir tarafında demokrasi uğruna oluk oluk kan dökülürken diğer tarafında dükler, düşesler, royal familyanın hayranlık uyandıran hayatı, kraliçenin tapulu malı olan koca bir ülke! Aman efendim onlarınki sembolik... Yine zenginin malı züğürdün çenesini yoracak ama bu sembolik (!) kraliyet ailesinin adı dahi ülkeye milyar dolarlar, sterlinler kazandırıyor. Dünya çapında hayranları olan royal familyanın attığı adım haber oluyor. Özellikle Prenses Diana’nın şaibeli ölümü sonrası oluşan fanatik hayranları, ailenin magazin tarafını siyasi tarafının önüne geçirdi. Rahmetli Diana’nın ilk göz ağrısı William’ın düğünü herhangi bir kraliyet ailesine mensup olmayan halktan karısı, gelinliği, bir kıyafeti beş kere giymesi, kraliçe ile arasındakilerin dedikoduları vs. sıkı bir takipçi kitlesi oluşturdu royal familyaya.
İNTİKAM HİKAYESİ Mİ?
Fakat esas bombayı tekne kazıntısı Prens Harry patlattı. Kulislerde anasının intikamını alıyor diye konuşuluyor ben de kulislerin yalancısıyım. Malum Lady Di, magazincilerden kaçarken trafik kazasında öldü diye biliniyor ama esasen Müslüman sevgilisiyle evlenip asil mavi kraliyet kanına Müslüman kanı karışmasın diye kraliçe tarafından öldürüldüğü söyleniyor. Tabii yine kulislerin yalancısıyız. Küçük prensin anasının intikamını almak için asil mavi kraliyet kanına bir miktar siyahi Amerikan kanı karıştırdığı iddia ediliyor. Küçük prensin evleneceği kadının kim olduğu ortaya çıkınca “Kraliçe şimdi kalp krizinden gider” dedik ama yine gitmedi tabii. Annesi siyahi, kendisi melez üstelik Hollywood oyuncusu bir ablayla evlendi kendisi.
ELTİLER SAVAŞI
Yeni gelin, küçük elti saraya yerleşir yerleşmez farkını belli etti. Feminist duruşu, her şeye karşı muhalif tavrı daha düğününde gelinliği İngiliz markası seçmeyişiyle belli oldu. Büyük eltinin, düğüne daha önce çok defa giydiği bir kıyafetle katılması, kraliçenin trenine ilk kez küçük eltiyi bindirmesi gibi (Evet kraliçenin treni var) sebepler yüzünden aralarının iyi olmadığı dedikoduları yayıldı. Bu dedikodular hayranları ikiye böldü, büyük elticiler ve küçük elticiler şeklinde. “Çocuğumu vegan besleyeceğim” diyerek kraliçenin yüreğine indiren küçük gelin, büyük geline baya fark attı tabii. Kraliyet ailesinin merak edilen hayatı ülkenin imajını tazelerken, ekonomik alanda da büyük katkı sağlamaya devam ediyordu.
KRALİÇE HALA DİPÇİK GİBİ!
Fransızlar gül gibi royal familyamızı giyotinle kestik biçtik, oy ne ettik biz diye dizlerini dövüyor mudur bilmiyorum ama dünyanın birçok yerinde olduğu gibi bizim ülkemizde de royal çılgınlığı var. Saraydı, sultandı, padişahtı desen burun kıvırır İngiliz olunca ağızlarının suyu akıyor. Neyse ki giyotinle başı kesilen Fransız royallerinin ve cümle hanedan üyelerinin intikamını bu küçük gelin alacak gibi. Kraliyet ailesi bitmez, monarşi yıkılmaz tabii ama kraliyet unvanlarından, parasından pulundan tahtından, şanından, şöhretinden vazgeçmek istemeleriyle küçük bir çentik attılar kaleye. Kraliçenin yüreğine bu sefer de inmedi! Hala kraliçeler gibi sarayında yaşıyor.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.