Kadınlar toplum mutluluğunun mimarlarıdır. Bir evde anne mutluysa, üretiyorsa, katılımcıysa o evde huzurdan söz edebiliriz. Konu tam burada başlıyor, kadın psikolojisi bu kadar etkiliyken kadınlar olarak kendi fiziksel ve psikolojik mutluluğumuzu, sağlığımızı koruyor muyuz?

FARKLIYIZ

Erkek ve kadın beyni nörobilim açısından farklılık gösteriyor. Mesela erkek beyni harita, yön bulmak gibi motor becerilerde daha aktif. Gittiği yeri tanıma ve yön bulmada iyi olması evrimsel olarak avcı, toplayıcılık sürecine doğru uzanıyor. Kadın beyni ise gördüğü yüzü tanıma, empati, içtenlik, idrak etme gibi duygusal zekâ belirtileri açısından daha belirgin bir fark gösteriyor. Kadınlar bağ kurabilme konusunda daha mahirler. Kadın beyni, kurdukları bağdan empati, yakınlık arıyorlar. Birçok kadından evlilik ilişkimizde heyecan yok, serzenişi duyuyorum. Bu yakınma kadın beyni açısından oldukça önemli. Zira kadınlar heyecan duymayı seviyorlar. Rutinler onlar için boğucu olabiliyor. Evdeki eşyaların yerini değiştirerek, komşuya başka yollardan giderek, farklı el işi etkinlikleri yaparak, ince motor gerektiren el sanatlarına emek harcayarak farkına varmadan beyinlerine hak ettiği ilgiyi gösteriyorlar. Bunu yaparken çağın hastalığı Alzheimer’a karşı da kendilerini korumuş oluyorlar. Konuşurken beynimizin üçte ikisi çalıştığı bilgisini düşünürsek bu sonuç oldukça anlaşılır.

YÜZEYSEL DEĞİLLER

Kadın psikolojisi açısından bakıldığında kadın mutluluğu zannettiğimiz kadar zor değil. Daha anne karnındayken bile ağız ve çene hareketleri erkek bebeklere kıyasla daha aktif olan kız bebekler büyüyünce de çok konuşmaktan yanalar. Neden kadınlar çok konuşurlar? Mutsuz kadın mı, mutlu kadın mı daha çok konuşur soruları en çok merak ettiğimiz sorular arasındadır. Gecikmeden cevap verelim. Kadınlar kendilerini ifade etmeye erkeklere oranlara daha fazla ihtiyaç duyuyorlar. Yüzeysel değiller. Detaycı ve karmaşıklar. Anlık duygu durum değişiklikleri de çoğu erkek tarafından garip karşılanıyor. Konuşma konusuna geri dönecek olursak, özellikle stres altındayken daha fazla konuşmak kadın beyni farklılığı. Erkekler stres karşısında içe çekilirken kadınlar tam aksi oluyorlar. Eğer mizaç yapısı bu durumu destekliyorsa stres halinde alınganlık yükseliyor.

İLGİ İHTİYACI

Bazı görüşler yeni nesil kadınları mutlu etmenin zorluğuna vurgu yapadursunlar bence asıl ihtiyaç romantizm ve içtenlik. Daha fazla para değil, parayla satın alınamayacak daha fazla heyecan ve anlayışı önemsiyor olması biyolojik ve psikolojik bir gerçek. Beyin yapılarımızın vaadi çok açık, erkek erotizm, kadın romantizm arıyor. Daha net bir cümleyle bir ilişkide kadın cinsellik verip sevgi isterken, erkek beyni sevgi verip cinsellik istemeye meyilli. Aslında evrimsel bir uyum çok anlaşılır. Kadının çok konuşması ilgi ihtiyacını açık ediyor. Biraz içtenlik ve romantik söz duymak kadını yatıştırıcı bir etkiye sahip. Bana kalırsa akıllı erkekler eşlerini mutlu ederler ki böylece ev halkı topluca gülümser.

EVDİR

Kadınlar ne istiyor? Daha fazla para? Daha fazla yardım? Mutluluğa ikna olmak diye bir şey var. Yani bir insanın kendi mutluluğundan memnun olması diyebiliriz. Bu durumun psikolojik yeterlilikle ve psikolojik dayanıklılıkla ilişkisi büyük. Kadınlar olarak kusura bakmayın beyler ama cidden sizden daha fazla psikolojik dayanıklılığa sahibiz. Bu da herhalde eski dönemlerde kadının erkekler yokken cephedekilere manevi desteği sağladığı dönemlerden bize mirastır. Çok duygusal olmakla beraber duygularımıza sahip çıkma ve arkasında durma konularında oldukça mangal yürekliyiz. Buna mertlik mi dersiniz, cesaret mi bilmiyorum. Psikolojik olarak güçlü olmayı, üzüntüye, acıya rağmen kendimizin ve sevdiklerimizin başında durmayı başarıyoruz. Hani derler ya, anne evi toparlar. Bu gerçektir. Anne olan evde tencere olur. Sıcak yemek olur. Kenetlenme olur. Halk arasında anası olmayanın babası olmaz atasözü vardır. Kadın evdir.

MİZAÇ YÖNELİMİ

İstek ve arzu deyince akla hemen kadınlar gelir. Ne istiyorsak ailemiz içindir, diye nükte yapalım. Gerçek şu ki bu yafta kadınların bir kısmını kapsayabilir. İstek ve arzu cinsiyet gözetmeksizin hepimizin çekirdeğinde mevcuttur. Psikolojik bazı eğilimler iki cinse ayrı özellikler atfeder. Bunlardan biri de aynı anda farklı işlere odaklanabilme becerisidir. Tanıdığım çoğu erkek tek bir şeye odaklanabiliyor. Ola ki aynı anda hem su isteyip hem de ışıkları söndürmesini, gelirken de çocuğun üstünü örtmesini söylediğinizde duraksaması muhtemeldir. Hatta agresifleşebilir. Neyse ki kadınlar olarak birden fazla konuya aynı anda odaklanabiliyoruz. Bu bize bazen “Vay be ben neymişim, her şeye yetişebiliyorum, arada eksikler varsa da çoğu zaman iyiyim” dedirtiyor olabilir. Yine de genellemelerden uzak duralım, anlattıklarımızın sadece kadın veya erkek olmanın dışında mizaç yönelimleriyle de ilişkisi vardır. Enneagram mizaç eğitmeni olduğum günden beri mizaç özelliklerinin belirleyici gücünü asla es geçmiyorum.

YADSINAMAZ GERÇEK

Toplum mutluluğu ve kadın psikolojisi arasındaki pozitif ilişkinin yadsınamaz olduğunun altını bir kez daha çizmek istiyorum. Pompalanan güçlü, bireysel, özgür, eşitlikçi, bağımsız kadın söylemlerinin anlamlı olduğunu düşünmekle beraber, kadın mutluluğunun diğer bütün değerlere kıyasla daha aciliyeti olduğunun altını çizmek isterim. Bir daha ki sayıda bu sayfalarda buluşmak üzere…