(Öncelikle bu hafta yaşadığımız Silivri Zelzeleleri sebebiyle herkese geçmiş olsun. Allah daha büyük bir musibet yaşatmasın inşAllah)

Dostlar selam;

Şimdi size 3 kilit taşı vereceğim.  Bu taşları yerlerine siz oturtun.

1. Taş:

Bankalar Birliği’nden en güncel haliyle; -özellikle ve özellikle sayılarına dikkat buyurun- güzel Ülkemdeki bankaların listesinin yurtiçi şube sayıları ile beraber büyükten küçüğe sizler için derlediğim listesini veriyorum:

Ziraat Bankası 1.739, İş Bankası 1.259, Halk Bankası 992, Vakıflar Bankası 943, Garanti Bankası 913, Yapı ve Kredi Bankası 853, Akbank 771, Denizbank 710, QNB Finansbank 541, (TEB) Türk Ekonomi Bankası 492, Şekerbank 252, ING Bank 220, HSBC 82, Alternatifbank 49, Odeabank 47.

2. Taş:

29 Mart tarihli “Zincir Marketlerin Görünmeyen Yüzü” başlıklı;  Hani “Zincir marketler aslında finans şirketleridir. Perakende satış onların görünen yüzüdür.” dediğim, hani kısa zamanda türlü türlü kampanyalarla büyük cirolar elde edip, bu ciroları acaba nasıl değerlendiriyorlardır diye merak ettiğim, hani sayısı 1.000 ila 8.000 arasında değişen şu meşhur ve malum zincir marketlerden bahsettiğim yazımı istirham ediyorum göz ucuyla da olsa bir kere daha okuyun. ( https://yenikapihaber.com/zincir-marketlerin-gorunmeyen-yuzu-masa-olmusuz-haberimiz-yok-piyon-olmusuz-oynayani-66078yy.htm )

Şimdi devam ediyorum: Yakın zaman içinde reklamlarda görmeye başladığımız üzere, zincir marketlerden birinde sanki bankaymış gibi havale işlemleri, kredi verme işlemleri gibi market dışı faaliyetleri görmeye başladık. Bundan sonra ve yakın zamanda kredi çekme, havale işlemleri gibi daha bir çok bankacılık işlemlerini artık tüm marketlerden yapabileceğimiz anlamını taşıyor bu durum.

Hem bankalara, hem zincir marketlere gün doğdu.

Neden bankalara gün doğdu? Artık kendilerinin onlarca veya yüzlerce olan zincir market şubelerini tıpkı banka şubesi gibi kullanmaları fırsatı doğdu. Kim bilir belki yakında bu bankalar kendilerine has şubelerini kapatırlar ve her market şubesini, banka şubesi gibi ortak kullanırlar. Öyle ya devir tasarruf devri. Hem büyük büyük kiralardan kurtul, hem de şube sayısını bir anda müthiş derecede artır.

Peki; Neden zincir marketlere gün doğdu? Zincir marketler aslında finans şirketleridir, perakende satış onların görünen yüzüdür dediğim, vatandaşı düşünen ve masum gözüken stratejilerle ve türlü türlü kampanyalarıyla nakit toplayan marketler. Bu nakitleri banka gibi kullan ama banka değilsin, ama içerde bir banka ile ilişki halindesin. Aslında bankalar, piyasadaki mudilerinden para toplamak için türlü türlü oyunlar oynarken, artık her vakit sıcak para ellerinin altında. Marketin kasasında toplanan her nakit, aynı zamanda bankanın da kasadaki hazır değeri.

İyi de sen banka değilsin, nasıl kredi veriyorsun diye sorsan cevap hazır: Ben vermiyorum ki marketin içinde anlaşmalı bir banka şubesi var. Belki de bu kadar kolay sıyrılmak.

Düşünsenize şube sayısı birkaç 10 adet olan bankanın, sayısı birkaç 1.000 adet olan zincir marketlerle olan ilişkisini (1 ve 2 nolu kilit taşlarını şimdi oturttunuz mu yerine)

Son kilit taşını da şimdi veriyorum Dostlar:

3.Taş:

Belki arkadaşınıza, belki kardeşinize belki de akrabanıza demişsinizdir: “Ya üzerimde nakit yok, sen ona ver, ben sana veririm” ya da “Sen şu arkadaşa git, ondan al, ben ona veririm” veya “Sen ona ver, ben ondan alırım.” Aslında ne güzel değil mi, birbirimizin sıkıntısını gidermek, arkadaşlık ve dostluk, kardeşlik ve akrabalık böyle bir şey… “Sen şimdilik benim yerime hallet, ben sonra hallederim” ya da  “Ya takma kafana ben senin yerine hallettim, aramızda lafı mı olur”

Şimdi 1. ve 2.taşı buyurun 3.taşa oturtun. Bilmem anlatabildim mi? Bu nasıl bir dostluktur, nasıl akrabalıktır, bu nasıl bir ilişkidir arkadaş?

Yine söylüyorum: Devlet yasalarla bir çözüm üretmeli. Başımızın belası faizle, perakende satış görünümlü finans şirketi dediğim zincir marketlerin bu dostluğu pek hayra alamet gelmiyor bana.

Selametle kalın.