PİYASALAR

  • BIST 1009747.450.26%
  • ALTIN2427.694-0.04%
  • DOLAR32.570.15%
  • EURO35.0030.66%
  • STERLİN40.8050.89%
  1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Bayanların kabusu "İdrar inkontinansı"nın tedavi yöntemleri
Bayanların kabusu "İdrar inkontinansı"nın tedavi yöntemleri

Bayanların kabusu "İdrar inkontinansı"nın tedavi yöntemleri

Kadınlarda daha fazla görülen idrar kaçırma hastalığı tıp dilinde “idrar inkontinansı”nın belirtileri ve tedavi yöntemlerini Op.Dr İbrahim Güven Kartal’a sorduk.

A+A-

Op.Dr İbrahim Güven Kartal, kadınların hayatını olumsuz yönde etkileyen idrar kaçırma hastalığı hakkında Yenikapı Haber’den N.Asuman Özer’e açıklamalarda bulundu. Hastalığın nedeni ve çözüm yolları hakkında bilgiler veren, Kartal. “Önemli olan hastalarımızın sabırlı olmaları. Elimizde yeterince tedavi yöntemi mevcuttur, biri uymazsa diğeri uygulanabilir.” Dedi.

Özer: Sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Kartal: Op.Dr İbrahim Güven Kartal 2009 yılında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesini, 2015 yılında Hacettepe Üniversitesi Üroloji İhtisasımı bitirdim.

2015 yılından itibaren Dışkapı Eğitim Araştırma Hastanesi Üroloji servisinde uzman olarak çalışmaktayım.2014 yılında ABD'de araştırmacı olarak çalıştım. 2015 yılında Avrupa Board sınavlarını vererek FEBU ünvanını kazandım.

Özer: İdrar kaçırma kadınların kaderi midir? Bu hastalık hangi yaş aralığında görülmektedir?

Kartal: Tabi ki hayır ancak ne yazık ki erkeklere göre kadınlar bu konuda daha şanssız ve ciddi de bir problemdir. Hatta bazı kadınlarda normal hayatlarını kısıtlayacak kadar şiddetli görülebilir. İdrar kaçırma 30 yaşın üzerindeki her 4 kadından birinde görülür.40 yaş üstü kadınlarda görülme oranı %50'dir. İdrar kaçırma kadınlarda depresyona, günlük aktivitelerin kısıtlanmasına ve sinirlilik haline sebep olur.

İdrar kaçırma hastalığı konusunda kadınları bilgilendirmek ve farkındalık oluşturmak gerekmektedir. Hastalığın tedavisinin olduğu anlatılmalıdır.

whatsapp-image-2018-04-06-at-16.41.58-001.jpeg

Özer: Hastalığı tetikleyen faktörler nelerdir?

Kartal: Bebeğin idrar torbasına yaptığı baskıdan dolayı gebelikte, idrar yolu enfeksiyonunda, alkol, gazlı kafeinli içecekler, baharatlı yiyecekler tüketildiğinde, kabızlıkta, idrar söktürücü gibi ilaç kullanım durumlarında ve bazen de değişen psikolojik süreçlerde geçici idrar kaçırma olabilir. Gebelikteki durum doğumdan sonra büyük bir olasılıkla düzelir.

Özer: Bu hastalık kendi içinde farklılık gösteriyor mu? Tedavi yöntemleri nelerdir?

Kartal: Öksürme, hapşırma, ağır kaldırma gibi aktivitelerle olan stres tipi idrar kaçırma, ani sıkışma hisleri ile olan Urge dediğimiz Sıkışma tipi idrar kaçırma ve ikisinin birlikte görüldüğü idrar kaçırma tipi vardır..

Stres tipi idrar kaçırmada ilaçlar, vajinaya konacak cihazlar %85 %90’lara varan oranlarda tedavi edilmektedir.

Sıkışma tipi idrar kaçırmada ilaçlar, postmenopozal hastalarda uygun görülen kişilere vajinal östrojen içeren ilaç uygulamaları, mesaneye botox uygulaması, nöromodulasyon ve perkütantibial sinir stimulasyonu, mesane genişletici gibi büyük ameliyatlarla tedavi edilebilir.

Önemli olan hastalarımızın sabırlı olmaları. Elimizde yeterince tedavi yöntemi mevcuttur, biri uymazsa diğeri uygulanabilir hastalarımıza..

Özer: Bazı kadınlar normal doğumun idrar kaçırmaya neden olduğunu düşünüyor. Sizden doğrusunu öğrenebilir miyiz?

Kartal: Yapılan çalışmalar, normal doğum ve sezaryen doğumları arasında idrar kaçırma sorununun gelişmesi açısından anlamlı bir fark olmadığını göstermiştir.

Ancak bebeğin ters gelmesi ve iri bebek durumlarında doğumda oluşan zorluktan kaynaklanan pelvik taban kaslarının zedelenmesi sonucu idrar kaçırmanın daha çok görüldüğü bilinmektedir.

Özer: Kadınların bu hastalıkta kendilerinin alabileceği önlemler var mıdır?

Kartal: Bu hastalıkla karşılaşmamak veya karşılaştıklarında baş etmek için yapabilecekleri basit şeyler vardır. Davranışsal tedavi dediğimiz dediğimiz bu yöntemler en az diğer tedaviler kadar başarılıdır ve diğer tedavilerinde başarısını artırmaktadır.

a) Düzenli aralıklarla (2-3 saat gibi) tuvalete gitmek.Özellikle sıkışma tipi hastalar işeme sürelerini düzene sokmalıdır.Dayanabildikleri idrar süresini belirleyip 1 veya 2 hafta aynı düzende gidip daha sonra 15 ile 60 dakika dakika aralarla süreyi uzatmalılar. İdrara çıkma ihtiyacını alıştırabilirler.

b) Ani sıkışma hissi geldiğinde hastalar konsantrasyonu başka yöne çevirmeli, yavaş ve derin nefes almalı, başka şeyler hayal etmeli, pelvik taban kaslarını kasma ile atağı savuşturabilir.

c) Özellikle gece yatmadan önce sıvı tüketimi azaltılabilir.

d) Gece idrara çok kalkan ve vücudunda ödem olan hastalar yatmadan ayaklarını bacaklarını yukarı kaldırarak vücutlarındaki fazla sıvıyı dışarı atabilirler.

e) Kabızlık hastalığı olumsuz etkiler,kabızlıktan kaçınılmalı.

d) Alkol,kafein, baharatlı ürünler gibi idrar torbasını uyaran ürünlerden kaçınılmalı

e) Sigara bırakılmalı

f)Obezite durumu varsa zayıflamalı

g)Şeker hastalığı varsa kontrole alınmalı

h)İdrar tutmamızı sağlayan idrar torbası ve vajinayı çevreleyen pelvik taban kasları için yapılan egzersizler çok önemlidir. Kegel egzersizleri ile %80 oranında idrar kaçırmayı atlatabilirler. Hastaların ameliyat ihtimalini %40-50 azaltır. Eğer ameliyat olunduysa işlemin başarı oranı artar.

Günde 3 defa bir seferde 10 defa olmak üzere 6-8 saniye pelvik kasları kasma ve gevşetme ile yapılır. 6-12 hafta devam edilmelidir.

N. Asuman Özer - Yenikapı Haber / ÖZEL

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.