Yemen'deki El-Kaide liderlerini tasfiye etmek için ABD'nin ilk defa Deniz Piyadelerini el-Beyda vilayetine indirerek operasyon gerçekleştirmesi, bölgedeki terörle mücadelede yeni bir dönemin başladığına işaret ediyor.

ABD'nin Beyda kentinin Kayfe ilçesinde bulunan El-Kaide örgütüne yönelik geçen pazar günü düzenlediği operasyon, özellikle Başkan Donald Trump'ın daha birkaç gün önce aralarında Yemen'in de bulunduğu 7 İslam ülkesi vatandaşlarının ABD'ye girişini engelleyen kararını açıklamasının ardından gelmesi dikkat çekiyor.

ABD Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, El-Kaide'ye yönelik gerçekleştirilen operasyonda bir askerin hayatını kaybettiği, 3 askerin yaralandığı ve El-Kaide mensuplarından 14 militanın öldürüldüğü aktarılmıştı.

Operasyonda öldürülenler arasında El-Kaide'ye destek vermekle suçlanan kabile şeyhlerinden Abdurrauf ez-Zeheb, Sultan ez-Zeheb ve Seyf en-Nems bulunurken, Şeyh Abdulilah ez-Zeheb'in ise hala kayıp olduğu bildirildi. Ancak adı geçen şeyhlerden hiç birinin Pentagon'un bu tür bir operasyonunu gerektirecek kadar El-Kaide'nin önemli liderlerinden olmadığı ifade ediliyor.

Yemen'de El-Kaide operasyonlarını yıllardan beri takip eden deneyimli gazeteci Abdurrezzak el-Cemel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD'nin Beyda ilinde düzenlediği operasyonun, Şeyh Abdurrauf ve kardeşleri Sultan ile Abdulilah'ı etkisiz hale getirmenin çok ötesinde bir hedefi olduğunu savundu.

"Operasyonun hedefi El-Kaide liderlerini yakalamaktı"

Operasyonun hedefinde Arap Yarımadası El-Kaidesi lideri Kasım er-Raymi veya örgütün üst düzey liderlerinden İbrahim Asiri'nin olduğu kanaatinde olduğunu dile getiren Cemel, "ABD Başkanı Trump, başkanlığının ilk günlerinde gerçekleştirdiği operasyonla El-Kaide liderleri hakkında bilgi sahibi olan birisini sağ olarak ele geçirme başarısına imza atmak istedi." değerlendirmesinde bulundu.

AA