Türkiye Gazetesi'nden Necmi Çiçekçi'nin haberine göre; Hükümet konut sektörüyle ilgili ardı ardında yeni kararlar açıkladı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yüzde 25 kira zam sınırının devam etmeyeceğini belirtti. Yine Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi kaçaklarının önlenmesi adına yeni bir projenin başlayacağını duyurdu. Buna göre, vergilerin tam olarak ödenebilmesi amacıyla ev alım satımı sırasında ekspertiz raporu istenmesi gündeme geldi. Buna göre ev satılırken bedeli eksperler belirleyecek. Bu da düşük fiyat gösterilerek kaçırılan verginin önüne geçmiş olacak. Bu yöntem ile yıllık 60 milyar liralık olan tapu harcı gelirinin 120 milyar liraya çıkması planlanıyor. Öte yandan, birden fazla evi olanlar için; ikinci, üçüncü ve diğer evlerinden daha yüksek oranlarda emlak vergisi alınması ile ilgili bir çalışma yürütülüyor.

BİRDEN FAZLA EVE YENİ VERGİ YOLDA
Birden fazla evi olanlar için; ikinci, üçüncü ve diğer evlerinden daha yüksek oranlarda emlak vergisi alınması ile ilgili bir çalışma yürütülüyor. Yeni düzenleme ile 5 yıl istisnasının kaldırılması bekleniyor. Satın alınan evin üzerinden 5-10 hatta 50 yıl da geçse satıldığı gün değer artış kazancı hesaplanıp vergisi alınacak. Mesela iki evi olanlar, birinci evi için 5 bin lira vergi ödüyorsa ikinci evi için 7 bin 500 ya da 10 bin lira ödemek durumunda kalabilir. Konuyla ilgili bakanlık çalışmalarına devam ediyor. Resmi olarak alınmış bir karar henüz yok.

%25 KİRA ZAM SINIRI KALKARSA NE OLACAK
Hükümet, fahiş kira artışlarının önüne geçmek amacıyla 2022 yılının temmuz ayında kira zamlarına sınırlama getirmişti. Yaklaşık iki yıldır devam eden yüzde 25'lik kira zam sınırının önümüzdeki temmuz ayında son bulması bekleniyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de konuyla ilgili "Devam edeceğini düşünmüyoruz" açıklaması yaptı. Şimdilerde hem ev sahipleri hem de kiracılar, zam sınırının kalması sonrası nasıl bir yol izleyeceklerini merak ediyor. Normal şartlarda kira artışları TÜFE'ye göre hesaplanıyor. Ancak serbest piyasa şartlarında ev sahipleri TÜFE üzerinde de zam yapabiliyordu. Hükümet bu sebeple zam sınırı kararı almıştı. Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, yasal prosedür kira zamlarının yıllık TÜFE'ye göre belirlenmesi hakkı tanıyor. Kısacası temmuz ayında açıklanacak olan TÜFE, yıllık kira zamlarını belirleyecek. Bunun da yüzde 50-55 bandında olacağı tahmin ediliyor. Kiracılar, bu rakamların üzerindeki zam taleplerinde haklarını mahkeme yoluyla arayabilir.

GAYRİMENKUL SATIŞINA EKSPERTİZ ŞARTI GELİYOR
Hazine ve Maliye Bakanlığı son dönemde vergi kaçaklarını önlemek amacıyla yoğun bir çalışma yürütüyor. Vergilerin tam olarak ödenebilmesi amacıyla ev alım satımı sırasında ekspertiz raporu istenmesi gündeme geldi. Buna göre ev satılırken bedeli eksperler belirleyecek. Normal şartlarda yabancıya konut satışında ekspertiz raporu şartı var. Ayrıca kredili konut alımlarında da banka ekspertiz gönderiyor. Ancak bireysel satışlarda bu yok. Dolayısıyla vergiden kaçmak için birçok kişi evinin değerini olduğundan az gösteriyor. Üzerinde çalışılan sistem ile gayrimenkul satışlarında asıl bedel dikkate alınarak vergiye tahsil edilecek. Sektör temsilcileri konuyla ilgili "Ekspertiz raporu mecburiyetinin gelmesi tabii ki gayrimenkullerin doğru değerden satılmasını sağlar. Devletin 2023 yılında 60 milyar TL seviyesinde tapu harcı geliri olmuştu. Bu gelir 120 milyar lirayı bulabilir" diyor.

FAİZ CAZİBESİNİ YİTİRİYOR KONUT YATIRIMI REVAÇTA
Mevduat faizinden getirisi sağlama dönemi yavaş yavaş son buluyor. Merkez Bankası şahin politikadan vazgeçerek son toplantısında da faizi sabit tuttu. Mehmet Şimşek açıklamaları ve orta vadeli planda da faizlerin kademeli olarak düşürülmesi planlanıyor. Öte yandan mevduat faizlerinde düşüş kaydedildi. Önceki hafta yüzde 68,2 civarında dengelenen 1-3 aylık mevduat faizi yüzde 63,7'ye geriledi. Bu da faizden para kazanma iştahının azaldığını gösteriyor. Konut sektörü temsilcileri ise konuyla ilgili "Uzun zamandır birçok kişi birikimini bankalara yatırdı. Artık bu yatırım aracından vazgeçme zamanı geliyor. Bu durumda en iyi alternatif konut olarak öne çıkıyor. Doların nereye gideceği henüz belli değil. Altın ise küresel piyasa koşulları gereği istenilen güveni vermiyor. Mevduattan çıkan paranın konuta yöneleceği aşikar" diyor.

Kaynak: Türkiye