Türkiye'nin güçlü sanayi ve zengin enerji kaynaklarıyla dünyanın önde gelen ülkelerini bünyesinde barındıran ve dünya düzeninde alternatif bir güç merkezi olma yolunda hızla ilerleyen BRICS'e yönelik ilgisi dünyanın yakın takibinde.

"TÜRKİYE'NİN BRICS ÜYELİĞİNE KARŞI ÇIKMAMIZ ÇIKARLARIMIZA AYKIRI"

Romanya eski Cumhurbaşkanı Traian Băsescu'nun görevi döneminde danışmanlığını yapan siyaset uzmanı İulian Chifu, Türkiye'nin muhtemel BRICS üyeliğine ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye'nin BRICS'e katılımının kesinlikle Ankara'daki yetkililerin tercihi olduğunu ve Romen siyasetçilerin bu karara itiraz etmesinin Romanya'nın stratejik ve ticari çıkarlarına aykırı olacağını söyleyen Chifu, "Biz Türkiye ile stratejik ortağız, bu devletle gelişmiş bir ilişkimiz var ve deniz ticaretine her türlü çıkış Boğazlar ve Çanakkale Boğazı'ndan geçmektedir. Bu boğazların koruyucusu Türkiye'dir ve Türkiye'de stratejik seçenekler konusunu gündeme getirmektedir. Bu ülkenin BRICS'e katılımı bağlamında aşırı bir tutum var elbette, görüş ayrılıkları var, tartışılan alanlar var ama Türkiye'nin BRICS'e katılması, Ankara'nın dünyadaki yerini değiştirdiği anlamına gelmiyor" dedi.

Türkiye'nin BRICS üyeliğine başvurma kararının, dünyanın en büyük on ekonomisinden biri olma arzusunun bir sonucu olduğunu belirten eski cumhurbaşkanı danışmanı, "Bu çerçevede, BRICS davasında gözlemci statüsünde olmasına rağmen Türkiye, bu uluslararası örgüte resmi üyelik başvurusu yapmayı seçmiştir. BRICS'i otomatik olarak NATO veya Avrupa Birliği ile karşılaştırmıyorum. Unutulmamalıdır ki Türkiye hâlâ aday bir devlettir, AB ile gümrük birliği vardır, Brüksel kurumlarıyla müzakereler vardır, buna örnek olarak beş yıl sonra Türkiye temsilcisinin katılımı gösterilebilir. Avrupa Birliği'ne üye ülkelerin dışişleri bakanlarının gayrı resmi toplantısı, geçen haftanın başında gerçekleşti. O nedenle Türkiye'nin bu hamlesini çelişkili bir biçimde değil, üçüncü ülkelerle ilişki ihtiyacı biçiminde görmek gerekir. Ancak artık sadece farklı sistem ve yaklaşımlara sahip beş devletin bir araya geldiği bir toplantı değil, Körfez bölgesinden, Afrika'dan, Güney Amerika'dan devletlerin de yer aldığı bir organizasyon olan BRICS'e dikkatli bakmamız gerekiyor. BRICS bir sendika ya da gümrük birliği değil, bir sistem geliştirmek isteyen ve geleceğin dünya düzeninin gelişiminde söz sahibi olmak isteyen devletlerin bir araya gelmesidir" ifadelerini kullandı.

Eski cumhurbaşkanlığı danışmanı, Avrupa Birliği'nin Türkiye'nin istediğini veremeyeceği göz önüne alındığında, Türkiye'nin BRICS'e katılımının kesinlikle bu devletin hakkı olduğunu söyleyerek sözlerini tamamladı.