Dizilerimiz dünyanın Türkiye'ye merakını artırıyor
Dizilerimiz dünyada reyting rekorları kırmakla kalmıyor, Türkiye'ye olan merakı da artırıyor. Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, şu anda dünyanın birçok ülkesinde Türkçe kurslar açtıklarını, 1 milyon kişiye Türkçe öğrettiklerini söyledi. Türk dizilerinin Türkçeyi popüler dil haline getirdiğini belirten Ateş, "Dünyanın her yerine gidiyoruz. Yılda binden fazla etkinlik yapıyoruz" dedi.
Türkiye Gazetesi'nden Esma Altın'ın haberine göre Türkiye'nin tanıtılmasında ve Türkçe'nin dünyaya yayılmasında önemli katkıları bulunan Yunus Emre Enstitüsünün (YEE) Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, şu an dünya üzerinde birçok ülkeden ve çeşitli milletlerden 1 milyon insanın Türkçe öğrendiğini belirtti.
Türk dizi ve filmlerinin Türkçeye yoğun bir ilgi oluşturduğuna dikkat çeken Ateş "Yılda ortalama 1.000 faaliyet gerçekleştiriyoruz. Bu faaliyetlerimizin yüzde 20-30'unu Türk dizi ve film gösterimi, oyuncularla söyleşiler oluşturuyor. Türk milletine, kültürüne yönelik bir merak doğuyor. Biz de bunun üzerine Türkçe kursları açıyoruz. Diziler üzerinden ABD'ye de giriyorsunuz. Latin Amerika'da, Arjantin'de, Meksika'da, Peru'da, Rusya'da içeriklerin yüzde 20'si-30'u dram tarzı Türk kaynaklı. Bir dönem kendi izlediğimiz içerikler hep yabancı kaynaklıydı. Şimdi kendimiz üretiyoruz ve ihraç ediyoruz" dedi.
Türk dizilerindeki karakterlerin, izleyenler tarafından rol model olarak alındığına vurgu yapan Ateş "Örneğin Latin Amerika ülkelerinde, dizilerimizdeki ailece yemek yeme sahnelerini görüp, 'Hala böyle aileler var mı?' diye şaşırıp yapımlarımıza ilgi gösterenler var. Yine Orta Doğu ülkelerinde de kadının aile ve toplum içindeki rolü konusunda Türk dizileri rol model oluyor" ifadelerini kullandı.
"BAKLAVA KURSU AÇTIK"
Türk gastronomisinin de dünyada çok sayıda milletin damak tadına hitap ettiğini belirten Prof. Dr. Ateş "Endonezya'da Türk gastronomisine yoğun ilgi var. Örneğin, başka bir ülkeye Türkiye'den baklava getirme şansınız yok. Bundan dolayı, orada bir baklava kursu açıyoruz. Sonra o baklava kursundan yetişen kişiler merkezlerimizde baklava üretiyor. Balkan ülkelerinde en son Hırvatistan'da, bir baklava dilimi 4-5 avroya satılıyordu. Bu aynı zamanda bir ekonomik katkı" diye konuştu.
"LOBİCİLİKTE GÜÇLENDİK"
Lobicilik faaliyetlerinin yaygınlaşmasında YEE'nin de önemli bir katkısı bulunduğunun altını çizen Ateş, şunları söyledi: Eskiden lobi şirketleri vardı. Parayı oraya veriyordunuz. Sinemada ya da toplu taşıtların üzerinde reklamınız yapılıyordu. Bunun bir etkisi yok. Ama bizimkisi, kalıcı bir şey. Örneğin, Los Angeles'ta konsolumuzun şehit edildiği yerde 50 yıldır hiç faaliyet yapılmamış. Ermeni diasporası güçlü olduğu için kimse cesaret edememiş. 6 ay önce ilk defa YEE, üniversite içerisinde bir faaliyet yaptı. Ermeni diasporası da bize taşlı sopalı saldırdı. Kimin terörist olduğu da açık bir şekilde ortaya çıkıyor.
Kaynak: Türkiye
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.