Başkan Erdoğan-Trump görüşmesine dikkati çektiler: Türkiye-ABD ilişkilerinde ilerleme için Bir fırsat
Uzmanlar, ABD başkanlığına yeniden seçilen Donald Trump'ın dış siyasetteki yaklaşımının Türkiye ile ekonomik ilişkiler açısından fırsatlar sunabileceğini belirtiyor. Trump'ın yeniden göreve gelmesiyle, 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefinin gerçekleştirilmesinde ilerleme kaydedilebileceği ifade ediliyor. Bu hedef, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Trump'ın 2018'deki görüşmesinin ardından gündeme gelmişti.
Missouri Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Max Gillman, ABD başkanlık seçimlerini kazanan Donald Trump'ın uygulayacağı olası politikalara değinerek, "Bu, Türkiye'nin ekonomik büyüme ve ticarette küresel bir canlanma ve daha bol enerji içinde genişlemesine izin vererek büyük ölçüde fayda sağlayacaktır." dedi.
Trump'ın yeniden seçilmesinin küresel ekonomideki çekişmeleri artıracağını dile getiren uzmanlar, özellikle ABD ile Çin arasında devam eden ticaret savaşını tekrar gündemin üst sıralarına taşıyacağını öngörüyor.
Uzmanlar Trump yönetiminin yeni dönemde uygulayacağı olası yeni gümrük vergilendirilmelerinin olumsuzluklarına vurgu yaparken, bunun yaratacağı olumsuzlukların diğer ülkeleri de etkileyeceğini belirtiyor.
Trump'ın yeniden başkan seçilmesi Türkiye ile ABD arasındaki ekonomik ilişkiler, özellikle de 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefinde ise ilerleme kaydedilmesi için bir fırsat olarak görülüyor.
Türkiye ve ABD arasında 100 milyar dolar ticaret yapılmasına ilişkin hedef Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Donald Trump'ın 2018 Aralık ayında yaptıkları görüşme sonrası gündeme gelmişti.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Missouri Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Max Gillman, Trump'ın, 2017'de yürürlüğe koyduğu Vergi İndirimi Yasası'nın süresinin yakında sona ereceğini belirterek, gelir vergisi oranı indirimlerini yasalaştırarak, vergi oranlarını daha da düşüreceğini ve düzenlemeleri azaltacağını söyledi.
Trump'ın Keystone Boru Hattı gibi projelere ve daha fazla petrol ve gaz çıkarma faaliyetine izin vereceğini dile getiren Gillman, ABD'nin enerji bağımsızlığını teşvik ederek ekonomik büyümeyi destekleyeceğine inandığını kaydetti.
Gillman, "Bu büyüme politikaları dünya enerji maliyetlerini düşürürken, daha yüksek küresel ekonomik büyümeye olanak sağlayacak. Bu, Türkiye'nin ekonomik büyüme ve ticarette küresel bir canlanma ile daha bol enerji içinde genişlemesine izin vererek büyük ölçüde fayda sağlayacaktır. Bu tür artan ekonomik büyümenin, Türkiye'yi NATO ile işbirliği ve AB entegrasyonu dahil olmak üzere Batı'nın ekonomik genişlemesine daha fazla katılmaya teşvik etmesini ve Türkiye-ABD ilişkilerini olumlu yönde etkileyen ana faktör olmasını bekliyorum." diye konuştu.
Ayrıca, yeni dönemde Rusya'nın Ukrayna'daki askeri gerginliği azaltmasını ve Trump'ın da savaşı durdurmasını beklediğine vurgu yapan Gillman, bu durum gerçekleşirse Türkiye'nin kaynakları üzerinde çok daha az baskı olacağını anlattı.
- "TRUMP DÖNEMİNDE TÜRKİYE'DE DAHA FAZLA BÜYÜME GÖRMEYİ BEKLİYORUM"
Max Gillman, Trump yönetiminde Ukrayna ve Orta Doğu'da daha fazla küresel büyüme ve barış beklediğini ifade etti.
Gillman, "Türkiye'de daha fazla büyüme görmeyi bekliyorum. Bu, Türkiye'nin NATO'daki Batılı müttefikleriyle ve Orta Doğu'yla bağlarını güçlendirecektir. Türkiye'de daha fazla doğrudan yabancı yatırım bekliyorum ve Türk hükümetini ve endüstrilerini bu tür faaliyetler için ABD ve AB'nin ilgisini çekme faaliyetlerini artırmaya teşvik ediyorum. Türkiye'nin ihracatına daha fazla talep bekliyorum." dedi.
Trump'ın olası Asya ve Avrupa yaklaşımına da değinen Gillman, Trump'ın özellikle Çin'e ithalat tarifeleri uygulayacağına işaret etti.
Gillman, birçok ekonomistin bu politikaları adil bulduğunu dile getirerek, Çin Komünist Partisi (ÇKP) Çin'deki çoğu ekonomik işletmeye sahip olduğunu anımsattı.
Çin'in uzun süredir uymak zorunda olduğu ancak uymayı reddettiği Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarına aykırı davrandığına dikkati çeken Gillman, "(Şirketleri) Hükümet aracılığıyla doğrudan ve dolaylı olarak sübvanse ediyor. Neredeyse tüm Batılı ekonomistler Çin'in son 20 yıldır ABD ve Türkiye de dahil olmak üzere Batı endüstrisinin zararına DTÖ anlaşmalarını ihlal ettiğini düşünüyor. Bu tarifeler Çin'deki ekonomik faaliyeti azaltacak, küresel büyümeyi azaltacak ancak son yıllarda hepimizin gördüğü artan Çin militarizminin finansmanını da azaltacaktır." değerlendirmelerinde bulundu.
- "TRUMP'IN SEÇİLMESİ ABD'NİN EKONOMİ POLİTİKASINDA ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİKLER GETİRECEK"
Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. İlter Turan, Trump'ın henüz ne yapacağının tahmin edilemediğini belirtti.
Trump'ın başkan olduğu dönemdeki politikalarını anımsatan Turan, "Trump'ın geçmişteki tecrübelerinden yola çıkılacak olursa bazen beyanlarını Amerika'daki güç merkezleriyle görüştükten sonra yeniden şekillendirdiğine de şahit oluyoruz. Onun için peşinen doğru bir tahmin yapmak pek mümkün gözükmüyor. Şu anlaşılmaktadır ki Amerikan halkına vaat edilen 'Amerika'yı tekrar büyük yapacağım' düşüncesi aslında gümrükler yoluyla Amerikan piyasasını korumayı öngörmektedir." açıklamasında bulundu.
Bunun Amerika'nın ticaretinde önemli değişiklikler meydana getireceğini aktaran Turan, uluslararası ticarete de etkileri olacağına değindi.
Turan, "Bu değişikliklerin önemli bir bölümü hem Avrupa'yla hem de Çin'le olan Amerikan ticaretini olumsuz yönde etkileyecek istikamettedir." dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.