Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Devlet Başkanlığı Rezidansı'ndaki baş başa görüşmesi saat 13.28'de başladı. Görüşmenin basına açık kısmında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin'e teşekkürlerini ileterek, davetin bölgede kritik günlerin yaşandığı sürece fayda sağlayacağına inandığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ortak basın toplantısında açıklamalarda bulunuyor.

Putin'in ardından Erdoğan şunları ifade etti:

Görüşmemizde ana gündem Suriye'deki gelişmelerdi.

Akkuyu ve Türk Akım projelerinde işbirliğimiz sürüyor. S-400'ler de beklediğimiz takvim çerçevesinde teslimatlar yapılıyor. Savunma sanayi alanında da ciddi adımlar atıyoruz

Suriye'de barış, istikrar kapsamında çok ciddi çaba harcadık.

Ortak çabalarımız neticesinde Soçi muhtırası dahil pek çok karara imza attık.

Beklentimiz, Anayasa Komitesinin Suriyelilerin meşru ve haklı beklentileri çerçevesinde kapsamlı bir siyasi değişiminin önünü açmasıdır.

Bundan sonraki süreçteki ana gayemiz, istikrar ortamını güçlendirmek ve kalıcı hale getirmektir.

Bir dönem terörle çatışmalarla anılan Suriye toprakları, Türkiye'nin çabaları neticesinde yıllar sonra yeniden huzura ve istikrara kavuştu.

Rus dostlarımızın endişelerinin giderilmesi için var gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz.

Barış Pınarı hareketındaki son gelişmeleri ele aldık. Sayın Putin'e kapsamlı bir bilgi verdik.

Barış Pınarı harekatı Suriye'nin toprak bütünlüğünü de garanti altına almaktır. Bizim hiçbir zaman ülkenin egemenliğinde gözümüz yoktur.

Harekatla güvenli hale getireceğimiz alana Suriyelilerin yerleşeceğine inanıyoruz, planlarımızı paylaştık.

Türkiye ve Rusya, Suriye topraklarında ayrılıkçılara izin vermeyecektir.

Güvenli bölgeye Suriyeliler yerleşecek.

150 saat içinde YPG güvenli bölgeden çıkarılacaktır.

150 saatin sonunda 10 kilometre derinliğinde Türk-Rus devriyeleri başlayacaktır.

YPG, Tel Rıfat ve Münbiç'ten de çekilecek.

Görüşmede ilk sözü alan Putin şunları ifade etti: 

Türkiye’nin ulusal güvenliğinine yönelik adımlar atmak isteğini anlayışla karşıladığımızı bir çok kez söyledik.

Türk tarafının endişelerini paylaşıyoruz.

Suriye’de kalıcı istikrarın sağlanması, ancak bu ülkenin toprak bütünlüğüne saygı duyarak olur.

Bölgede kapsayıcı bir diyalog olmalı.

İnsani yardım konusunu da görüştük.

Suriyeli göçmenler vatanlarına dönmeli.

Türkiye’nin ulusal güvenliğinine yönelik adımlar atmak isteğini anlayışla karşıladığımızı bir çok kez söyledik.

Bölgedeki barışı ve istikrarı, Türkler ve Suriyeliler birlikte sağlayacak. Karşılıklı saygı olmazsa bu mümkün olmayacak.

Çok uzun bir çalışmadan sonra alınan karar Suriye'nin Türkiye sınırındaki sorunu çözüme kavuşturacak.