Tecrübelerimiz anlatacağımız güzel anılar biriktiriyor hafızamızda. Ben de değerli dostlarımı biraz mizahi yön vererek anlatmak istedim sizlere.
Yerler paspaslanır, kırmızı masalar ve sandalyeler kapı önüne alınır. Saat 9:30 1.karakterimiz olan usta tüm enerjisiyle görünür elindeki kasada hazırlayacağı etlerle. Salon adamıdır, çok ciddi görünümlüdür, çekinirsin günaydın demeye ama O’nu tanımak büyük şanstır. Keyifli anlarında inanılmaz tiyatrocu yeteneğiyle yaptığı bir taklit, en mutsuz insanı bile güldürebilecek esprileri ile kırar geçirir ortalığı. Eti resim yapıyor gibi işler, seyretmeye doyamazsın. Ardından 2. karakterimiz usta girer içeri dingin, bilgin, müşterilerin favori ustası. Müşterilerin yanında kasiyerle kaş göz hareketleri ile anlaşmaya çalışır, hele bir anlamaya gör mimikleri yandın… “E ne yapıym ustam mimik algım zayıf, kızma” sonra gönlünü alacak kadar zariftir. Üst katın ayrılmaz, çok iyi dost ikilisidir, tartışmaları orta oyunu gibidir, birbirlerini tamamlarlar.
Siparişler başlar, müşteri ister “parmak kalınlığında bonfile”, “tamam da hangimizin parmağı” diye şaşırır ustalar ne yapsın ortalama ölçer biçer hazırlar. Bir de “şu kadar kilo antrikot 4 kişi doyar mı?” “Ne bileyim karşımdaki iştahlı mı, iştahsız mı?” Sabır sabır, yine bir yolunu bulur hazırlarlar. Ne desinler müşteri her zaman haklıdır.
İnelim alt kata 3.karakterimiz Robin Hood haksızlıklara dayanamaz, herkesi korur, yeri gelir başına iş açar ama yolundan dönmez, azarlar gibi sohbet eder, “ben kimseye hoş geldin demem, boyun da eğmem” felsefesi ile hareket eder, eleştirir eleştiriye gelemez, ama temiz yüreklidir. Köfte yapmak ve satmak olmazsa olmazıdır, köfteleri bir yana dünya bir yana. 1.karakterimizle selam vermeden başlayan ilk diyaloğu “kaç kilo köfte sattınız, ama bak az satmışsınız ona göre yoksa reyonlar tepiklenir”. Doğallığıyla gülümsetir bizleri.
Robin Hood’un ekibinden 4. Karakterimiz, gülümsediğini çok göremezsiniz, dikkatli konuşmamızı ister yoksa hemen “arkadaşlar hayat böyle bir şey değil” uyarısı duyarsınız, hayatı hep ciddiye alır.
5.karakterimiz en küçük usta, sevimli, çalışkandır, çalışma arkadaşlarına kahvaltı hazırlığı asli görev olarak verilmiştir, gıkı çıkmaz.
Bir işyeri çalışanları ile güzelleşir, işverenleri çok şanslı, kıymet bilene tabii. İşlerinde ustalar en önemlisi insanlıklarında ustalar.
Usta el feneridir. Sen ışığa doğru değil, ışığın aydınlattığı yere gitmelisin. –Osho-