Süresiz nafaka adaletsizliği

İlknur Birsel

Öncelikle  toplumun kanayan yaralarına farkındalık yaratarak dile getirme fırsatını veren Yenikapı Haber ve samimiyet duyarlılıkla grup üyelerimizin sorunları ile ilgilenen Yenikapı Haber müdürü Sayın N.Asuman Özer'e teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum.

Bugünkü ilk yazıma neden böyle bir grup açma ihtiyacı duyduğumu anlatarak başlamak istiyorum. Boşanmış İnsanlar ve Aile Platformu'nun kuruluşu 2014 yılının Aralık ayına rastlar.

Bazı konular yaşamadan bilinmiyor, yaşayarak öğreniliyor. Süresiz nafaka zulmünü ben de ilk olarak oğlumla yaşadım. 2010 yılında yapılan dört aylık, çocuksuz evlilik neticesinde eşit kusurla ömür boyu nafaka mahkumu olan oğlumun yaşadıklarını, yıllar süren çekişmeli bir boşanma davası sürecinde yalancı şahitlerle desteklenerek atılan iftiraların, yalan beyanların, insan psikolojisini nasıl alt üst edebileceğini, insanların maddi çıkarlar için çok rahat yalan söyleyebileceğini, yasaların ve yargılamaların erkeğe ne kadar insafsızca baktığını ve ne denli suistimale açık olduğunu bir anne olarak yaşadım Bitmeyen bir borcun insanın tüm hayatına nasıl ipotek koyduğunu, gelir durumunun sürekli takibini, yüksek okul  mezunu bir insanın nafaka artar korkusuyla mesleğinden kopuşunu, evlilikten soğuduğunu bizzat yaşadım, halen yaşıyorum. Dava sonucu eşit kusurlu çıkan  çocuksuz bir insana ömür boyu nafaka bağlanmasındaki mantığı çözemedim, halen de çözemiyorum. İlerleyen zamanda mağdurları tanıdıkça bir erkeğin  çekişmeli boşanma davasında eşit kusurlu çıkmasının en iyi ihtimal olacağını gördüm. Toplumumuzda ki dulluk kavramından desem, kadının kaçıncı evliliği olursa olsun sonuç değişmiyordu.
2014 yılında açılan nafaka arttırma davasıyla başladı bu yasaya ilk isyanlarım. Change org da imza kampanyası açtım. Yasanın detayı , tarihçesi derken internet ortamında ilgili gruplara bakmaya başladım. Hem kadın hem erkek gruplarını inceledim. Cinsiyet odaklı değil, insan odaklı bir grup kurmaya karar verdim. Grubun adını da bu düşünce doğrultusunda koydum.


Grubumuzda siyaset yaptırmamaya güzel üsluba dikkat ettik. Kurallara uymayanları ki bu yüzden  dört yılda 500’ e yakın üyeyi gruptan çıkardık. Geçen dört yılda Türkiye'nin dört bir yanından nafaka, tazminat borçlarıyla, avukat, mahkeme masraflarıyla boğuşan binlerce oğlum, erkek kardeşlerim oldu, ikinci eş olarak travma yaşayan,  kız kardeşlerim oldu. Mağdur annesi arkadaşlarım oldu. Bu süreç zarfında çocuklu boşanan mağdurlarında Çocuk İcrası ve Velayet Yasası ile ilgili sorunlarını öğrendim. Ebeveyne Yabancılaştırma Sendromunun ne denli büyük bir tehlike olduğunu öğrendim. 6284 No’ lu yasanın kadının sözlü beyanına dayalı olmasının ne denli suistimale açık olduğunu öğrendim. Bu konuların her biri kocaman tez konusu olur. Bizler süresiz nafaka konusunda bir hayli yol aldık. Platformumuz adına attığımız mailler Aile Bütünlüğünün Korunması ve Boşanma Olaylarının Araştırılması Komisyonu tarafından dikkate alındı, incelendi ve 24 Şubat 2016 tarihinde bu komisyona davet edilerek konu hakkında sunum yaptım. Platformumuz yetkili makamlar ve bazı STK’ lar tarafından ilgi ve kabul gördü. Çok sayıda görüşmelerimiz oldu.  Platformumuzun özet dosyası bugün bir çok kurum ve kuruluşta bulunmaktadır. Bu yıl açılan Twitter sayfamız ve Twitter kullanan üyelerimizden oluşan ekibimiz durmaksızın farkındalık için çalışmaktadır. Bu konuda bir hayli yol aldığımızı ve farkındalık yarattığımızı düşünüyorum. 
                
Bizler BOŞANMIŞ İNSANLAR VE AİLE PLATFORMU olarak insan ve aile diyoruz. Nafaka kaldırılsın demiyoruz. Evlilik süresi, çocuk olup olmadığına göre evlilikler gruplandırılsın ve üst limitler konsun diyoruz. Ne kadın ne erkek mağdur olsun. Süre bitiminden kadın yine mağdursa sosyal devlet fonu devreye girsin veya yardım nafakası devreye girsin diyoruz . Süresiz nafakanın süreli olması için dört yıldır çalışan grubuz. İmza kampanyamız 8000’e yaklaşırken. Boşanmış İnsanlar ve Aile Platformu’nda şu an 4969 üye bulunmaktadır. Kardeş gruplarımız Nafaka Mağdurları Hukuki Mücadele Grubu ve Çocuksuz Boşanan Nafaka Mahkumları grubu ile birlikte 8000’ e yakın üyemiz bulunmaktadır.
              
Bu sayılar konunun sadece sosyal medyada görünen yüzüdür. Boşanma verilerini incelediğimizde 30 yıllık bu yasanın 2 milyon civarı mağduru olduğunu düşünüyoruz. Aileleri de sayarsak milyonları bulan sayıda mağdurlar vardır. Üye sayımız her geçen gün artmaktadır. Biz dernek değiliz, sosyal medya platformuyuz ve öyle kalacağız. 30 yıllık  süresiz nafaka yasasına hakkaniyetli süre sınırı getirilinceye  kadar  bu yasayla mücadelemiz devam edecektir.