Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi'ne katılmak için Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a gitti.
Toplantıda konuşan Erdoğan, kalıcı ateşkes çağrısı yaptı. Gazze'deki katliamlara sessiz kalan Batı'yı "aciz" ve "korkak" olmakla eleştiren Erdoğan, Gazze'nin inşa ve ihyasına destek mesajı verdi.
ZİRVEDE KONUŞAN DİĞER MÜSLÜMAN ÜLKE LİDERLERİNİN AÇIKLAMALARI İSE ŞU ŞEKİLDE:
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman: "Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonların derhal durdurulması, ablukanın kaldırılması ve insani koridorların açılması talebimizi yineliyoruz. Rehinelerin serbest bırakılması ve suçsuz insanların korunmasının önemini vurguluyoruz. İsrail’in saldırıları sonucu yaşanan insani krizin durdurulması için Birlemiş Milletler Güvenlik Konseyi ve uluslararası toplumun çabaları başarısız kaldı. Gazze sakinlerine yönelik devam eden saldırganlığı ve zorla yerinden edilme politikalarını reddediyoruz. Filistin halkına karşı işlenen suçlardan işgal yetkililerini sorumlu tutuyoruz. Bölgede güvenlik, barış ve istikrarın sağlanmasının tek yolunun işgalin, kuşatmanın ve yerleşimin sona ermesi, Filistin halkının meşru haklarını elde etmesi ve başkenti Kudüs olan bağımsız devletini kurmasından geçeceğinden eminiz."
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas: "Halkımızın Gazze ya da Batı Şeria'da yerinden edilmesi yönündeki tüm çabaları kesin olarak reddediyoruz. İsrail ve onu destekleyen, koruyan herkes, her çocuğun, kadının ve Filistinlinin öldürülmesi ve yaralanmasından tam olarak sorumludur. Biz bu toprakların, Kudüs'ün ve kutsal mekanların sahibiyiz. Filistin bayrağı yüksekte kalacak ve işgal ortadan kalkacaktır."
Ürdün Kralı 2. Abdullah: "Gazze derhal durdurulması gereken korkunç bir savaşa maruz kalıyor. İsrail'in Gazze'ye su ve gıda girişini engellemesi savaş suçudur. Arap ülkelerinin çabalarının bir sonucu olarak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun Gazze konusunda aldığı kararın (acil insani ateşkes çağrısı), İsrail'in Gazze konusunda atacağı ilk adım olarak uygulaması gereklidir. Savaşı ve yerinden edilmeyi en kısa sürede durdurmak, Orta Doğu'da ciddi bir barış sürecini başlatmak ve bunun hiçbir şekilde sekteye uğramasına izin vermemek için siyasi bir koalisyonun kurulması için çalışıyoruz. Bu adaletsizlik bir ay önce başlamadı; tecrit duvarlarının, kutsallara ve özgürlüklere yönelik saldırıların hakim olduğu ve mağdurlarının çoğunluğunun masum siviller olduğu 70 yılı aşkın bir sürenin devam eden bir adaletsizlik söz konusu. Aynı zihniyet, camileri, kiliseleri, hastaneleri hedef alarak, doktorları, kurtarma ve yardım ekiplerini, hatta çocukları, yaşlıları, kadınları öldürerek Gazze'yi yaşanmaz bir yer haline getirmeyi hedefliyor. Dini, ırkı, dili ne olursa olsun barışa ve insan onuruna inanan herkese diyoruz ki, Filistin meselesini çözememenin ve soruna kökünden çözüm bulmamanın bedelini tüm dünya ödeyecek."
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi: "Mısır, şimdi de savaşın durdurulamamasının askeri çatışmaların bölgeye yayılmasına neden olabileceği tehlikesi konusunda uyarıda bulunuyor. Her ne kadar itidal girişimleri olsa da saldırıların uzun sürmesi ve benzeri görülmemiş vahşet, hesapları ve denklemi bir gecede değiştirmeye yetiyor. Bugün, açık kınamayı bir kez daha teyit ederek, Gazze halkına yönelik öldürme, kuşatma ve zorla yerinden etme de dahil olmak üzere toplu cezalandırma politikalarının kabul edilemez olduğunu ve bunların meşru müdafaa veya başka herhangi bir iddiayla haklı gösterilemeyeceğini vurguluyoruz. Bu saldırıların derhal durdurulması gerekiyor. Gazze Şeridi'nde derhal, koşulsuz ateşkes talep ediyoruz ve Filistinlilerin toprakları dışına tehcir edilmesinin önlenmesi gerekiyor."
Katar Emiri Şeyh Temim: "Filistinliler, insanlığın dayanamayacağı bir süreçten geçiyor. Uluslararası toplum sorumluluklarını yerine getiremedi, savaşı ve katliamları durduramadı. Gazze'deki savaş bir an önce sonlandırılmalı. Savaşın durdurulması için uluslararası ve bölgesel tüm diplomatik çabaları desteklemeye devam edeceğiz. Gazze'de bir an önce insani bir ateşkes sağlanmasını umuyoruz. Uluslararası toplum, sanki hukukun üstündeymiş gibi davranan İsrail'in uluslararası yasaları çiğnemesine daha ne kadar izin verecek. Gazze'de sağlık tesislerinin hedef alınmasını ve bunun kanıtlanmamış iddialarla meşrulaştırılmasını en güçlü şekilde kınıyoruz."
İran Cumhurbaşkanı Reisi: "Bugün İslam dünyasının en önemli meselelerinden biri hakkında tarihi bir karar almak için toplandık. Bugün eyleme geçme günüdür. Bugün Mescid-i Aksa'yı savunma günüdür. Bugün herkesin safını belirlemesi gerekiyor. Gazze için artık konuşma değil eylem gerekiyor. Siyonist rejim ve destekçilerinin 'insani ara' gibi sapkın kavramlar öne sürerek kamuoyu baskısından kaçmaya ve daha fazla suç işlemek için taktiksel duraklamalar oluşturmalarına izin verilmemelidir. ABD'yi ve Siyonist düşmanı öldürme makinesinin derhal durdurulmasını kabul etmeye zorlamak için tüm araçlar harekete geçirilmelidir. Siyonist rejimin savaş suçları işlemeye devam eder ve ABD yönetimi bu eşit olmayan savaşı sürdürürse İslam ülkeleri, Filistin halkını silahlandırmalı ve İsrail ordusunu terörist örgüt ilan etmelidir. İsrail'le yüzleşmeliyiz ve tek çözüm direniştir. İran, Filistin direnişini bir kurtuluş hareketi olarak görüyor ve Gazzelilerin yerinden edilmesini ve tehciri, saldırganlığın devamı ve savaş suçu kabul ediyor."
Irak Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid: "Bu zirve, işgal ordusunun Filistin davasını ve Filistin halkının hak ve isteklerini ortadan kaldırmaya yönelik sefil bir girişimle işlediği suçlarını temsil ettiği zor koşullar altında gerçekleşiyor. Irak, Filistin halkının adil bir çözüme ulaşma ve başkenti Kudüs-ü Şerif olan bağımsız bir Filistin devleti kurma yönündeki umutlarının gerçekleşmesi için kararlı ve destekleyici tutumunu yineliyor. Gazze Şeridi'ndeki sistematik saldırıların, ciddi ihlallerin ve sivil kurumların hedef alınmasının kınanması ve düşmanca saldırıların derhal durdurulması gerekir. Filistinli vatandaşlara destek noktasında insani yardım konvoylarının derhal ve kısıtlama olmaksızın Filistin topraklarına girmesine izin vermek için hızlı ve ciddi bir şekilde hareket edilmeli. Gazze Şeridi'yle iletişimin kesilmesinin, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistin Mültecilerine Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) başta olmak üzere uluslararası kuruluşların görevlerini engellemenin yanı sıra, iki milyondan fazla insanı tecrit etmeyi ve orada işgal tarafından işlenen savaş suçlarını dünyadan gizlemeyi amaçladığını görüyoruz. İşgalci yetkililerin gerçekleştirdiği vahşi eylemler artık Filistinlileri evlerinden sürmeye yönelik suç niteliğinde bir girişimdir, sefil ve tamamen reddedilmiş bir politikadır."
Kaynak:Haber7