“Hey kaptanlar! Bu heyecan verici 2'si 1 arada korsan gemisi oyun setiyle yelken açmaya hazır olun! Güverte bölmesini çıkarın, çapayı yukarı çekin, bir koltuğa yerleşin ve denize açılın! Korsan oyunu bittiğinde aksesuarları kapakta saklayın!”
Ne güzel bir oyuncak reklamı değil mi? Korsan gemilerini keşke sadece bu reklamlarda veya Walt Disney Korsan Parkı, Karayip Korsanları filminde görüyor olsaydık.
Geçtiğimiz günlerde, Nijerya açıklarındaki Gine Körfezi'nde seyir halinde bulunan "Mozart" isimli Türk konteyner gemisi, Sao Tome açıklarında saldırıya uğradı.
Nijerya'nın Lagos kentinden Güney Afrika'nın Cape Town kentine ilerleyen gemideki 19 kişilik mürettebattan 15'i kaçırıldı. Ardından Gine Körfezi'nde Togo açıklarında ABD bayraklı bir kargo gemisine korsan saldırı düzenlendiği belirtildi. Bu kötü haberlerle korsan saldırıları yeniden gündeme geldi.
Geçen yıl 45 gemiyle en fazla korsan saldırılarına maruz kalan ülke Yunanistan olurken bu ülkeyi Singapur, Almanya, Hong Kong, Danimarka ve Birleşik Arap Emirlikleri takip etti. Bu dönemde saldırıya uğrayan 5 Türk gemisi kayıtlara geçti.
Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansına (UNCTAD) göre, dünya Deniz ticareti korsan saldırıları yüzünden ciddi bir tehditle karşı karşıya.
Korsan saldırıları, mürettabat kaçırma olaylarının en çok Gine Körfezi ve Singapur’da yoğunlaşması bölge ülkelerinin ekonomilerindeki gelişme ve özellikle Nijerya'nın petrol ihracatıyla bağlantılı. Durum bu olunca ilk olarak bölgede artan deniz trafiği, korsanların dikkatini çekiyor.
Denizler üzerinde gerçekleşen bu hırsızlıklara karadan önlem almaya çalışan AB ve NATO bölgeye savaş gemileri gönderiyor.
Ayrıca ABD ülkemizin de kuruluşundan itibaren sürekli olarak katkı verdiği “Birleşik Görev Gücü" (CTF-151) önlem almaya devam ediyor.
Gelişen teknoloji, tek tuşla değişen sistemleri konuşmuyoruz bile!
Sonuç: Yıl 2021 Türk ve Amerikan gemileri kaçırıldı!
Sosyal adaletsizlik ve yoksulluğun oluşturduğu baskının sonuçlarının karada başka denizde başka bir şekilde ortaya çıkmasına karşı koyamayan muktedir güçler uluslararası toplumun ve bireylerin acil güvenlik ihtiyaçlarını gidermeye çalışılırken, diğer taraftan bölge halklarının adil ve insani bir yaşam beklentisinin karşılanması için hiçbir şey yapmamaya devam ediyor.
Bu savunmaya milyonlarca dolar harcayan Gelişmiş -!- ülkelerin, bunun yerine o paraları, Gine Körfezi ve benzeri ülkelerin deniz kaynaklarının yağmalanmasına engel olması, bölge ülkelerinin balıkçılık kapasitelerinin gelişimine katkıda bulunulması ve bu alandan elde edilecek gelirlerin yerel halkın yaşam koşullarının iyileştirilmesi için kullanması bir ütopya mı acaba?
Denizdeki sorunların çözümünün karadan başlaması gerektiği, korsanlık eylemlerinin ana nedeninin karadaki azgelişmişlik ve yoksulluk olduğunun anlaşılması için dilerim daha fazla insan zarar görmez ve kaçırılan masum mürettabat en kısa zamanda evlerine döner.
Bu haberlerle Korsanlık tarihinde, Milattan önce VI. yüzyılda Jül Sezar’ın hitabet dersleri almak için Rodos'a giderken Akdeniz'de korsanlar tarafından kaçırıldığını, 40 günlük "esaretten" sonra fidyeyle serbest kalan Jül Sezar’ın tüm korsanları katlettiğini hatırlıyoruz. Aradan asırlar geçmesine rağmen halen korsanlık, gemi haydutluğunu konuşuyoruz!
Afrika’nın kronikleşmiş hastalıklarından türemiş bataklıklarına sivrisinekler üşüştükçe, biz daha çok böyle korsan hikayeleri duyacağız anlaşılan!
620 milyon insanın halen elektrikten yoksun yaşadığı kıtada, çok kısa bir süre sonra Starlink uyduları ile bölge halkları sınırsız internetin tadını çıkaracaklar. Tabii açlığa çare olmayan dijital çağ, korsanlığa çözüm olur mu göreceğiz!
Dünyanın; “Deli bir değil ki bağlayasın, ölü bir değil ki ağlayasın” dizelerindeki gibi aciz bir hale geldiği durumda Aziz YeniKapıHaber okuyucuları size konu ile ilgili yine bir film tavsiye edeyim; zira okumak, yazmak, izlemek de bir nevi çaba, direniştir!
GERÇEK BİR HİKÂYE: KAPTAN PHILLIPS
Gemi adamlarına verilen güvenlik farkındalık eğitimine değinen 2013 Amerikan yapımı 'Kaptan Phillips'in başrollerinde Tom Hanks ve Barkhad Abdi yer alıyor. Film, deneyimli kaptan Richard Phillips'in 2009 yılında Somalili korsanlar tarafından rehin alınmasını anlatıyor.
İyi Seyirler.
Baki selam ve sevgiyle...