BMGK Nisan ayı dönem başkanı Peru'nun BM Daimi Temsilcisi Gustavo Meza Cuadra önderliğindeki 15 kişilik heyet, Arakan eyaletinde çeşitli temaslar yaptı.
Ülkeden ayrılmadan önce Myanmar'ın başkenti Nepido'da basın toplantısı düzenleyen heyet üyeleri, BM üyesi olarak Myanmar hükümetinin yükümlülüklerini hatırlaması gerektiğini bildirdi.
Kuveyt'in BM Daimi Temsilcisi Mansour Al-Otaibi, mültecilerin dönüşünün uluslararası standartlara uygun olması gerektiğini vurgulayarak, bunun herhangi bir koşul, sınırlama ve engel olmadan güvenli, gönüllü ve onurlu bir şekilde yapılması gerektiğini belirtti.
Gustavo Meza-Cuadra, ziyaretleri sırasında mültecilerin geri dönüşü için güvenlik koşullarının iyileştirilmesi ve başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası örgütlerle iş birliği yapmanın önemini vurguladıklarını aktararak, mültecilerin Bangladeş'e gitmeden önce neler olduğuyla ilgili soruşturmanın önemini hatırlattıklarına değindi.
BMGK heyeti Bangladeş'e yaptıkları ziyaretin ardından Myanmar'a geçerek başkent Nepido'da Dışişleri Bakanı ve Devlet Başkanlığından Sorumlu Devlet Bakanı Aung San Suu Çii ve Genelkurmay Başkanı Min Aung Hlaing ile görüşmüştü.
İngiltere'nin BM Büyükelçisi Karen Pierce, heyetin hafta sonu Bangladeş'teki Kutupalong mülteci kampı ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada, Güvenlik Konseyi'nin Arakanlı mültecilerin yurtlarına dönmesini sağlamak için çalışmalarını sürdüreceğini ancak bunun için güvenliğin sağlanması gerektiğini vurgulamıştı.
Myanmar'da ordu geçen ağustos ayında Arakan eyaletinin kuzeyinde sınırdaki polis kontrol noktalarına düzenlenen, kimin yaptığı kesin olarak bilinmeyen terör saldırılarının ardından eyalette geniş çaplı operasyonlar başlatmıştı. Operasyonlar sırasında Arakanlı Müslümanlara ait evler kundaklanmış, köyler yakılmış, sivillere yönelik katliamlar, tecavüz ve işkence vakaları yaşanmıştı. Çatışmalar nedeniyle geçen yıldan bu yana 700 binden fazla Arakanlı Müslüman yurtlarını terk ederek, komşu Bangladeş'e sığınmak zorunda kalmıştı.
BM, yayınladığı raporlarda eyalette sivillere yönelik işlenen suçları "etnik temizlik" olarak tanımlamıştı. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Ra'ad El Hüseyin, yaşananların Arakanlı Müslümanlara yönelik "soykırıma" dönüşebileceği uyarısında bulunmuştu.
Myanmar hükümeti başta BM'nin bir hakikatleri araştırma komitesinin yerinde inceleme yapmak üzere ülkeyi ziyaret etmesine yönelik talebini geri çevirmiş ancak daha sonra BMGK heyetinin ziyaretine izin vermişti. Heyet mart ayında yapılan ön tahkikatlarda elde edilen delilerden hareketle Myanmar'da Arakan, Kaçin ve Şan eyaletlerindeki azınlıklara yönelik insan hakları ihlallerinin "uluslararası ceza hukuk kapsamına girebileceğini" ifade etmişti.
Bangladeş ve Myanmar ocak ayında mültecilerin dönüşü konusunda anlaşmaya varmıştı. Ancak Myanmar'a döndüklerinde yeniden güvenliklerini tehdit edecek şartlarla karşılaşmaktan endişe eden Arakanlı Müslümanların bu konuda çekinceleri var.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ile Bangladeş hükümeti kısa süre önce mültecilerin iade sürecinin "güvenli, gönüllü ve onurlu (...) ve uluslararası standartlara uygun" olması gerektiği konusunda mutabakat zaptı imzaladı.
BM Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi, şubat ayında Arakanlı Müslümanları gönüllü geri dönüşüne dair şartların uygun olmadığını çünkü Myanmar hükümetinin hala onların vatandaşlık statülerini ve haklarını tanımadığını vurgulamıştı.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de Arakanlı Müslümanların köylerine ve evlerine geri dönebilmesi için ciddi bir yeniden inşa yatırımına ihtiyaç duyulacağına işaret etmişti.