Beyaz Bastonun Yerini Rehber Köpekler Alıyor

Sosyolog Aygül Fazlıoğlu

Türkiye’de güzel şeylerde oluyor. Bilmem farkında mısınız?  “görme engelliler için rehber köpek” uygulaması başladı. Henüz çok yeni bir yapılanma olan bu uygulamanın çok geniş kitlelere duyurulması bu konuda farkındalığımızın artması önem arz etmektedir.


Ben de görme kaybı yaşayan çok yakın bir arkadaşımın-dostumun rehber köpek edinmesi ile bu konudan haberdar oldum. Hayatlarına büyük kolaylık sağlayan bu köpeklere sahip olmanın bambaşka çok özel bir duygu olduğunu,  diğer evcil hayvan sahipleri gibi ailenin bir parçası olarak görüldüğünü belirten arkadaşım, bu köpeklerin yalnızca bir evcil hayvan olarak algılanmaması gerektiğini belirtiyor. 


Ne yazık ki ülkemizde toplum olarak henüz rehber köpeklerin işlevi hatta “rehber köpeğin” anlamı tam olarak bilinmediğinden rehber köpekler birçok kamu binalarına, mağazalara, toplu taşıma araçlarına, metrolara, taksilere ve restoranlara kabul edilmiyor. Bu durum aslında rehber köpek sahibinin de, başka bir deyişle rehber köpeğe ihtiyacı olan görme engelli kişiye de YASAK getiriyor. Kısaca herkesin ihtiyaç duyduğunda veya zevk almak için hiçbir “engele” takılmadan özgürce girebildiği yerlere, rehber köpek nedeniyle kabul edilmediğini deneyimlediğini söylüyor arkadaşım. Rehber köpekler, toplumsal hayatımızda henüz kabul görmediğinden, yetiştirilme amaçlarını ne yazık ki  bilmiyoruz. Hayatını normal insanlar gibi kimseye bağımlı olmadan sürdürmeye çalışan arkadaşım ve bunun gibi insanlara  daha da engel yaratmış oluyoruz. Tabi ki  bu durum her iki taraf açından da çok üzücü. Rehber köpekler  tüm toplumsal mekanlara erişimimize yardımcı olmak ve gerektiğinde bizimle birlikte ayağımızın dibinde sessizce saatlerce beklemek üzere eğitim aldıklarını artık bilme vaktimiz geldi. 


Gelişmiş ülkelere bakıldığında ise yarım asırdan fazla zamandır rehber köpeklerin her yerde bulunma hakkı yasalarla garantileniyor, dolayısıyla görme engellilerin ya da görme kaybı olanların mobilitelerine yardımcı oluyor ve günlük hayata katılımını kolaylaştırıyorlar. 


Rehber köpekler, günlük hayatta bizlerin hiç farkında olmadan yaptığımız pek çok hareketi sahiplerine yapılabilir kılıyorlar: kaldırımda güvenli yürümek, yollardaki veya kaldırımlardaki çeşitli engelleri, basamakları, direkleri göstermek, asansör veya elektrikli merdivene binmeye, dükkanlara, sınıflara, binalara giriş-çıkışları kolaylaştırmaya yardımcı olmak üzere eğitiliyorlar.


Görme engelli ya da görme kaybı olan kişiye yolu gösterme, engelleri haber verme gibi konularda rehberlik eden, bir yardımcı, bir arkadaş, kısacası görme engellinin iki gözü  olan rehber köpeklerin yetiştirilmesi zahmetli ve oldukça maliyeti – eğitim, bakım, mama, veteriner, gerekli oyuncaklar gibi,- yüksekmiş… 


Rehber köpekler genelde Golden ve Labradorlar arasından seçiliyor. Bu köpeklere ev içinde ve ev dışında özel eğitimler veriliyor. Rehber köpek olarak yetiştirilecek olan yavruların eğitimi 2 aylıktan itibaren gönüllü bakıcı aileye verilmesi ile başlıyor. Bir yıl boyunca gönüllü bakıcı aileler köpeği mümkün olduğunca sokağa, kalabalığa çıkartarak köpeğin sosyalleşmesini sağlıyor. Rehber köpek yetiştiricileri gönüllü aileleri de eğitiyor ve onlara ihtiyaç duydukları desteği veriyor. Gönüllü ailelerin rolü bu aşamada çok kritik, bir o kadar da çok zor. Aslında yavruların en tatlı ama en zor zamanlarını birlikte geçirip, onlara tam bağlandıkları anda geri veriyorlar. Bu gerçekten çok önemli bir destek.  Sosyalleşen yavrular, eğitimlerinin bir sonraki aşamasına hazır hale getiriliyor. Rehber köpeklerin ana eğitimlerini başlatmak adına rehber köpekler ailelerin yanından alınıp 5 ay boyunca sokakta eğitmenle birlikte eğitim görmeye başlıyorlar. Rehber olmaya hazır olan köpekler bu eğitimin ardından kendilerine uygun olan görme engelli ya da görme kaybı olan kişilere teslim ediliyor.


Uzun ve yoğun bir eğitimden geçmiş olan bu özel köpeklerin tabiatları, boyutları ve karakterleri ile rehber köpek bekleyen adayın özellikleri –kişiliğine, dengesine, hareketliliğine, yön yeteneğine vb.- istek ve arzuları ve yaşam koşulları karşılaştırılarak uygunluk ve eşleştirme yapılıyor. Eğitmenler doğru köpeğin doğru insana verilmesi yönünde hassas davranıyor. Çünkü doğru köpek doğru kişiye verilmezse ne köpek mutlu olur, ne de görme engelli mutlu olur. 
Görme engelli ya da görme kaybı olan kişiye rehber köpeğini günlük hayatında nasıl kullanacağı ve köpeğine en iyi şekilde bakım eğitimi de veriliyor. Bu eğitimin süresi yaklaşık 3-4 haftayı buluyor. Kişi ayrıca yön bulma, adım sayma, trafiği dinleme gibi belirli şeyleri de öğreniyor. Eğitimler bittikten sonra ise engelliye rehber köpeğiyle ilgili ortaya çıkan her türlü ihtiyacına ve problemlere çözüm için desteğin devam etmesi gerekiyor. Rehber köpekler  ortalama 8 yıl hizmet verebiliyor.


Görüldüğü gibi rehber köpeklerin yetiştirilmesi ve görme engellilere ulaştırılması, sahiplerine yardım etmeleri ve bu desteğin sürekliliğinin sağlanması uzun, maliyetli, sabır gerektiren çok meşakkatli bir süreç.  


Evin içinde yaşayan evin bir bireyi olarak davranılan rehber köpekler asla tehditkâr olmayan köpeklerdir. Birey, aile ve toplum olarak görme engelli bireylere kılavuzluk eden, onların hayatlarını kolaylaştıran rehber köpeklerin sayısının artması için daha fazla sorumluluk almalıyız.  Siz de gönüllü bakıcı aile olabilirsiniz…


SON SÖZ


Rehber köpek kavramı vatandaşın gündelik yaşamına yerleştirilmeli, bu kültürün de toplumda artık yer alması sağlanmalıdır.


Görme engellilerin hayatında rehber köpeklerin önemi konusunda toplumda farkındalık çalışmaları artırılmalıdır.
Rehber Köpekler Derneği gibi yapılar desteklenmeli ve sayıları arttırılmalıdır.


Hayvana şiddet ve tecavüzü kabahatler kanunundan çıkarıp ceza kanununa alacak olan 5199 Sayılı Kanun değişikliği ve rehber köpeklerin serbest dolaşım yasası TBMM’den bir an önce çıkarılmalıdır.