Semerci, zeytinyağının fiyatlarının 3 yıl önceki tüketiciye ulaşan rakamlar çerçevesinde tezahür ettiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Türkiye'de son 3 yıldır fiyatı hiç artmamış bir başka ürün daha yoktur. Yurt dışındaki fiyatların gerilemesi nedeniyle dolar, avro ne kadar yükselse de biz bu ürünü 3 sene önceki fiyatlarla tüketiciye ulaştırıyoruz. Yani 20 lira gibi bir rakamla bölgemizin sızma zeytinyağına insanların ulaşması mümkün. Zeytinyağı üreticisinin eline geçen rakam 14-15 lira civarında. 14 liralık rakam devletten alınacak 70- 80 kuruşluk desteklemeyle 15 liralara çıkıyor. Bunun ambalajlaması, paketlemesi 20 lira gibi bir rakama denk geliyor. Tüketicinin iyi bir zeytinyağına ulaşması açısından yeterli gibi görünmekte. Çünkü yüzde 8 KDV'sini düştüğünüz zaman 18,5 liraya düşüyor. 15 liraya alınan, mal edilen zeytinyağını imalatçının da yüzde 15 gibi bir karla satması normaldir."

250 bin tonluk rekolte beklentisi

Türkiye genelinde 2017-2018 zeytin mahsul sezonunda, yaklaşık 300 bin ton ile cumhuriyet tarihinin en yüksek zeytinyağı rekoltesinin gerçekleştiğini hatırlatan Semerci, şu değerlendirmelerde bulundu:

"2018-2019 mahsul yılının başlarında bizim görebildiğimiz kadarıyla 250 bin tonluk bir zeytinyağı üretimi olacağı düşünülmekte. Tabii ki bunu Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyinin (UZZK) rekolte tahmin raporları doğrulayacak ve kati sonuca bizi götürecek. Geçtiğimiz yıl yaşadığımız o devasa rekoltenin bugüne kadar yaklaşık 40 bin tonunun ihraç edildiğini görüyoruz. Buna ek olarak 100 bin tonluk iç tüketimi düşünürsek geriye kalan 50 bin tonun da satılacağını ve iç tüketimde kullanılacağını düşünürsek bugün için 2019 zeytin sezonuna yaklaşık 100 bin tonluk bir stok devriyle girmemiz söz konusu. Eğer 250 bin tonluk rekolte oluşursa elimizde 350 bin ton gibi bir zeytinyağı olacak. Bu da dünyanın birçok ülke ortalamasının üstünde olup bizi üretim açısından üçüncü sıralara getirmesi söz konusu."

Tüketicilere bir uyarılarda da bulunan Semerci, üzerinde etiketi, gıda üretim izni olmayan hiçbir ürünün alınmamasını istedi.

Semerci, Edremit Ticaret Odası olarak, zeytinyağı ve Edremit yeşil çizik zeytine coğrafi işaret tescili aldıklarını hatırlatarak, "Coğrafi işaret etiketi uygulamasına, geçtiğimiz yıldan itibaren başladık. Zeytin ambalajlarında 'bu bölgenin ürünüdür' diye hologramlar mevcut. Önümüzdeki yıldan itibaren de zeytinyağı ambalajlarında coğrafi tescil hologramları yer alacak. Gerçek Edremit zeytinyağını kullandıklarını o hologramlardan anlayacak tüketiciler." ifadesini kullandı.

Zeytinyağının daha çok tüketilmesi tavsiyesinde bulunan Semerci, şunları kaydetti:

"İnanıyorum ki önümüzdeki senelerde bölge zeytinyağıyla ilgili en çok nerelere ihracat yapıyoruz, hangi ülkelere butik zeytinyağı ihraç ediyoruz diye tartışmalar ve konuşmalar içine gireceğiz. Bizim yetkililerden istediğimiz butik zeytinyağı ihracatının kolaylaştırılması ve teşvikler konusunda da bu bölgenin desteklenmesidir."