Toç Bir-Sen 38. Başkanlar Kurulu Toplantısı Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde gerçekleştirildi. 6. Dönem Toplu Sözleşme gündemiyle gerçekleştirilen toplantıya; Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Toç Bir-Sen Genel Başkanı Hüseyin Öztürk, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hacı Bayram Tonbul, Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Hasan Türkyılmaz, Öz Orman-İş Genel Sekreteri Ali Bilgin ve Şube Başkanları katıldı.

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın konuşmasına Toç Bir-Sen’in hem 20’nci kuruluş yıl dönümünü hem de 14’üncü yetki yılını tebrik ederek başladı. Yalçın, Toç Bir-Sen teşkilatının zorlu salgın sürecine rağmen, mücadeleden hiçbir zaman yılmadığını, sahayı hiçbir zaman terk etmeyerek büyük bir başarı ile örgütlü gücünü hep daha da ileriye taşıdığını kaydetti. Bu nedenle tüm Toç Bir-Sen Teşkilatını kutladığını ifade eden Yalçın; “Bariyerleri, barikatları aşarak, örgütlülük ile heybete ve berekete talip olmak adına zincirleri kırıp ilk adımın atılışının üzerinden 29 yıl, Tarım-Orman çalışanlarımızın aynı davaya dahil oluşunun üzerinden 20 yıl geçti.  Bu sendikal mücadele sürecinin ebediyete irtihal eden tüm kahramanlarına Yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Bu bereketi, heybeti oluşturan, bir milyon üye sayısını aşarak Memur-Sen’i Türkiye'nin en örgütlü gücü haline dönüştüren, Toç Bir-Sen’imizi 45 bini aşıp 50 bin bandına taşıyan, bu zorlu salgın sürecine rağmen; cesaretinden, heybetinden, kararlılığından hiçbir şey kaybetmeyen aksine daha da büyüyen bu teşkilatın tüm lider kadrosunu canı gönülden tebrik ediyorum” dedi.

Konuşmasında Türkiye’nin en örgütlü ve en güçlü emek hareketi olarak çalışma hayatına öncülük ettiklerini ifade eden Yalçın; “Sadece sesi değil sözü de yükseltmenin zamanıdır. Çünkü, ‘Bizim iddiamız, idealimizdir’ Türkiye’nin örgütlü gücü Memur-Sen olarak; raporlama çalışmalarımızla, analizlerimizle, sempozyumlarımızla ve benzer çalışmalarla bir adım daha öteye gitme mecburiyetimiz var. Dünkü yaptıklarımızın tamamı bizim kazanımlarımız olarak milletin hafızasında ve hiç kimsenin unutamayacağı şekilde önümüzde duruyor. Bu açıdan bundan sonraki süreci şekillendirmek, bundan sonraki süreci düzgün yönetebilmek açısından çok daha fazla istişareye, çok daha fazla örgütlü, nitelikli bilgiyi ve üretimi ortaya koymaya ihtiyacımız var. Çünkü yaptıklarımız önemli ama bundan sonra yapacaklarımız son derece kıymetlidir. Üyemizin, milletimizin ve yerkürenin de bizden beklediği budur. Kazanımlarımızın her biri çok önemli ve değerli elbette ama bizlerin üyemiz ve ülkemiz için hep daha fazla mücadele etmek gibi bir sorumluluğumuz var. Bunun için mücadelemizi hep daha güçlü bir biçimde sürdürmeliyiz” dedi.

Yalçın konuşmasında önümüzdeki ay yapılacak olan 6. Dönem Toplu Sözleşmesine de değinerek şunları söyledi: “Toplu Sözleşme görüşmelerine giderken Hizmet Kolu boyutuyla; ‘Talebiniz, teklifimiz olsun’ diyerek bu toplantıyı düzenlemiş olmanız çok anlamlı ve önemli. Bütün hizmet kollarımız bu çerçevede taleplerini oluşturarak Memur-Sen’e ulaştırmak için şekillendiriyor. Bu süreç Sendika Genel Merkezlerimiz ile il ve Şube Başkanlıklarımızın istişareleri ile yürüyor. İstiyoruz ki beklentilerimiz karşılansın, taleplerimiz kazanım skalasına kaydolsun. Bunun için Türkiye’nin en büyük emek hareketi olarak akademik hizmet sendikacılığı yaklaşımımızdan taviz vermeden kamu çalışanlarımızın mali ve sosyal hakları için kazanımlarımızı artırmak için mücadele edeceğiz.”

Öztürk: “Davayı Omuzlayarak, Gücü Birlikten Alarak, Zafere İnanarak Yola Çıktık”

Toplantıda teşkilat mensuplarına seslenen Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Toç Bir-Sen Genel Başkanı Hüseyin Öztürk Toç Bir-Sen’in 20’nci kuruluş yıldönümünü 14’üncü yetki yılı ile taçlandırdıklarını kaydetti.

Öztürk, “Duruşu ve hedefi net olanın, doğru olanın, hak olanın, hakikat olanın; yolu da akıbeti de daima hayrolur” dedi.  Öztürk Erdemliler Hareketi Toç Bir-Sen olarak; davayı omuzlayarak, gücü birlikten alarak, zafere inanarak yola çıktıklarının altını çizdi. Teşkilat olarak daima insan, insan onuru, emek ve özgürlük için mücadele ettiklerini, ‘Güçlü Memur, Güçlü Türkiye’ idealiyle ter döktüklerini, kamu çalışanlarının, milletin ve mazlum coğrafyaların sesi olduklarını da sözlerine ekleyen Öztürk konuşmasını şöyle sürdürdü: “Derler ki; ‘Gönül memleketi bir olanlar; aynı yola revan olurlar.’ Bizler; aynı sevdaya gönül veren, aynı sevdayı sinelerimizde büyüten, aynı sevda için yola revan olan bir ekibiz. Bizler; Hilfü'l-Fudûl cemiyetini örnek almış ve büyüklerimizin adını Erdemliler Hareketi olarak koyduğu bir örgütlenmeyiz. Ve biliyoruz ki yolumuz uzun, hedefimiz büyük, işimiz çok, yükümüz ağır. Tabii ki bu yol öyle kolay yürünmedi. Özellikle bu yürüyüşün temellerinin atıldığı, davamızın eyleme dönüştüğü vakitlerde ne zorluklarla, baskılarla, imkansızlıklarla, yıldırmalarla karşılaştık. Ama bir an olsun yılmadık, yorulmadık, sevdamızdan, davamızdan ödün vermeden bugünlere geldik. Ne yolumuzu değiştirdik, ne de hedefimizi. “Yoldaşın varsa yol yorsa da güzeldir” derler. Yol yorsa da çok şükür yolumuz gibi yoldaşlarımız da güzeldi” şeklinde konuştu.