PİYASALAR

  • BIST 1009676.240.32%
  • ALTIN2430.3660.04%
  • DOLAR32.5290.08%
  • EURO34.8650.09%
  • STERLİN40.5030.07%
  1. HABERLER

  2. EKONOMİ

  3. İran ekonomisi keskin bir viraja girdi
İran ekonomisi keskin bir viraja girdi

İran ekonomisi keskin bir viraja girdi

İran'da giderek derinleşen yapısal sorunların, ekonomiye son derece kötü yansıması krizin büyümesine neden oldu.

A+A-

ABD Başkanı Donald Trump’ın Tahran’la imzalanan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak ayrılma kararının ardından, zaten kırılgan durumda olan İran ekonomisinde işler daha da zorlaşmaya başladı.

İran’da “ekonomik sorunların” varlığı ya da “bu sorunların derinleştiği” şeklinde ifadeler, İran üzerine kafa yoran araştırmacıların tahlillerinde ve bu hususta yapılan haberlerde sık sık karşımıza çıkmaya başladı. Buna mukabil İran resmine, başka bir ülkeden bakıldığında bu tür ifadelerin nispeten soyut bir düzlemde karşılık bulduğu söylenebilir. ABD’deki ya da diğer Batılı ülkelerde İran üzerine yapılan değerlendirme toplantılarında, konunun oldukça mekanik ve postmodern parametreler çerçevesinde inşa edilmiş zihinsel bir örgü ile ele alındığını görüyoruz. Oysa ki İran’da ekonomik sorunlarla yaşamak zorunda kalan ve bu karamsar resmin bizatihi nesneleri durumunda olan insanlar var. Empatiden yoksun, soğuk ve bir bakıma mekanik denebilecek yaklaşımlar üzerine bina edilen analizlerin, İran gerçekliğini tam olarak yansıtmadığı, hatta ıskaladığı bile ifade edilebilir.

Trump yönetiminin İran’ı hedef alan agresif politikalarının, ülke ekonomisinde ciddi bir sarsıntıya yol açtığı bir vaka olsa da bu, İran devletinin mevcut sorunların giderek derinleşmesinde bir payı olmadığı anlamına gelmiyor. Başta ekonomi olmak üzere İran’da çok ciddi sorunlar var ve bu sorunların çözümünde mevcut rejim bir açmaz içinde. Yapısal sorunlara neşter vurma ve bunların çözüme kavuşturulması için gerekli dinamik, proaktif ve reformist bir yol yerine, rejimin ve statükonun muhafazasını önceleyen politikaların tercih edildiğini gözlemliyoruz. Ortaya çıkan ve derinleşen yapısal sorunların, genelde palyatif tedbirler çözümlenmeye çalışılması, bu sorunlara çözüm üretmediği gibi başka sorunların da oluşmasına zemin hazırlıyor. Dolayısıyla Batılı ülkelerde yapılan tahlillerin soğukluğu, rejimin bu sorunların çözümlenmesi bağlamında sorumluluğunu hafifletmiyor.

Irak ile savaş yıllarını bir kenara koyarsak, savaş sonrası dönemde (yaklaşık 30 yıldır) İran rejimi, sahip olunan muazzam insan kaynaklarını ve doğal zenginlikleri yönetme hususunda verdiği sınavda, yukarıda işaret edilen temel alışkanlıklar yüzünden nispeten başarısız oldu.

Diplomatik çabalar sonuç vermedi

Kampanya döneminden itibaren başkan olması durumunda, nükleer anlaşmadan çekileceği taahhüdünde bulunan Trump’ın başkanlık yemini ettikten sonra bu konuyu ciddi bir şekilde ele alacağı biliniyordu ve bu yüzden Trump’ın göreve başladığı Ocak 2017 tarihinden itibaren bir tür “stresli bekleyiş” süreci başlamıştı. İran ve nükleer anlaşma konularında, Ocak 2018’in başlarından itibaren (göreve başlamasından bir yıl sonra) ABD Başkanı Trump’ın söylemi sertleşmeye başladı. Aslında Ocak 2018’de Trump’ın sert söylemlerinin hedefinde nükleer anlaşmada imzası olan üç AB ülkesi (İngiltere, Almanya ve Fransa) vardı. Trump yönetimi, nükleer anlaşmada yetersiz olarak gördüğü noktaların düzeltilmesi için bu ülkelerin İran’ı ikna etmesini istemişti. Ocak-Mayıs arası dönemde yürütülen diplomatik görüşmelere rağmen tüm tarafların kabul edebileceği bir orta yol bulunamadı. Bu nedenle, ABD Başkanı Trump 9 Mayıs’ta ABD’nin anlaşmadan ayrılacağını açıkladı. Böylece ABD, anlaşmadan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmekten vazgeçtiğini bildirmiş oluyordu. Nükleer anlaşmada ABD’nin imza altına alınan yükümlülükleri (taahhütleri) ağırlıklı olarak İran’a nükleer faaliyetleri nedeniyle uygulanan ikincil yaptırımların kaldırılması hususunu düzenlemekteydi. 9 Mayıs 2018’de Trump tarafından imzalanan başkanlık kararı ile İran’a uygulanan ikincil yaptırımların kademeli olarak (ticari faaliyetin karakteristiğine göre) sırası ile 6 Ağustos ve 4 Kasım’da tekrar yürürlüğe girmesi kararlaştırıldı. Nitekim ABD Başkanı Donald Trump, 6 Ağustos’ta İran'a yönelik ekonomik yaptırımların yeniden yürürlüğe girmesine kısa süre kala, yeni başkanlık kararnamesini imzaladı. ABD'nin İran ile imzalanan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmesi çerçevesinde uygulamaya geçecek yaptırımların ihlal edilmesini önlemeye yönelik kararnamede, "İran'ın ABD dolarına ve değerli metallere erişimine, enerji sektörüne, ABD'nin kara listesindeki vatandaşlarına, nakliyat ve gemi yapımı ve liman operasyonlarına destek verenlere" yaptırım uygulanması talimatı verildi.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.