Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "HDP, terör örgütünün bir unsurudur. PKK'ya karşı polisimiz ve Mehmetçiğimiz, dağda ve şehirde teröristlerle nasıl mücadele ediyorsa, biz de o teröristlerin siyasi uzantılarıyla partiler olarak mücadele etmek zorundayız." dedi.

Destici, partisinin kuruluş yıl dönümü dolayısıyla genel merkezde düzenlediği basın toplantısında, 26 yıldan bu yana Türk milletinin onurunu, vicdanını ve geleceğini temsil eden bir siyaset yaptıklarını söyledi.

BBP'nin kurucu genel başkanı merhum Muhsin Yazıcıoğlu ve hayatını kaybeden partililere rahmet dileyen Destici, "29 Ocak 1993 yılı bizlerde ve maşeri vicdanlarda, bir siyasi partinin kuruluş yıl dönümünü ifade etmekten öte anlamlar taşıyan bir tarihtir. Daha da önemlisi Büyük Birlik Partisi ülkemiz siyasi tarihinin en önemli 'köşe başı' ve 'kilit taşlarından biridir." değerlendirmesinde bulundu.

"Teröristlerin siyasi uzantılarıyla mücadele etmek zorundayız"

BBP olarak bütün seçimlere kendi imkanlarıyla girdiklerinin aktaran Destici, 31 Mart Yerel Seçimleri'nde 51 ilde aday çıkararak sahada olacaklarını vurguladı.

Seçim sürecinde PKK'ya karşı bütün partilerin sunacakları tekliflere açık olduklarına işaret eden Destici, "HDP terör örgütünün bir unsurudur. PKK'ya karşı polisimiz ve Mehmetçiğimiz, dağda ve şehirde teröristlerle nasıl mücadele ediyorsa, bizde o teröristlerin siyasi uzantılarıyla partiler olarak mücadele etmek zorundayız. Mücadeleyi hep birlikte yapacağız." dedi.

CHP'nin İzmir adayı!

Cumhuriyet Halk Partisi'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığına Tunç Soyer'i göstermesine yönelik eleştirilerde bulunan Destici, 12 Eylül darbesinin savcısıNurettin Soyer'in oğlunun aday gösterilmesinin ülkücü camiayı incittiğine dikkati çekti.

12 Eylül darbesinde ülkücü kökenli kişilerin büyük bedeller ödediğini aktaran Destici, "Cumhuriyet Halk Partisinin bu kararını bir kez daha gözden geçirilmesinin doğru olacağını düşünüyorum. Bazıları şöyle yaklaşabilir, 'Babanın işlediği suçtan oğul, oğulun işlediği suçtan baba sorumlu olmuyor' diyebilir. Şöyle denilebilir. Bir FETÖ'cü savcının oğlunu bir siyasi parti aday yapsaydı, acaba toplumun tepkisi ne olurdu? İşte Nurettin Soyer'in onlardan bir farkı yok. Konunun tekrar değerlendirilmesini istiyorum." ifadelerini kullandı.